Bismi Şah Allah,Allah
Kendisini,
Dinin,kaide,kural ve içtihatlarından sıyıran
Çalışıp, sofra kurup can doyuran
Sofrasına, lokmasına kendisi dua veren
Zamanında çalışıp yarınlarına bir şeyler bırakan
Eline, beline, diline sahip olup ahırı zamanda aklına sahip olan
Oğlanlar damat edip, kızlarını telli duvakılı gelin eden
Kader, kısmet, nasip zincirlerini kıran
Ocak, bucak, aşiret ruhbaniyetini yere vuran
Aklından, hikaye, hurafe, rivayeti çıkaran
Aklını, ruhunu, bedenini hür kılan
Rabbinin huzurunda özğürce duran
Böyle bir gönülle Rabbi ile bir olan
Can ile cananın birliğine ermiş cana
Aşk olsun,Aşk olsun,Aşk olsun
Ozan Doğan Can Baba
havale eyledim seni
Şahı Merdan Murtezaya
Kursun ulu divanını
El uzatsın bu davaya
Yıkıp virane eyledin
Başıma neler eyledin
Aklını ziyan eyledin
Uydun bir kuru sevdaya
Bakmadın gözüm yaşına
Zehir akıttın aşıma
Yavrum ile bir başıma
Dayandım cevru, cefaya
Hani nerde sevenlerin
Aklına yol verenlerin
Açtığın yaralar derin
Gün geçirdim saya, saya
Yıkılmadım ayaktayım
Hemde dim dik durmaktayım
Ahde vefa kılmaktayım
Sen döndün yüzü karaya
Sanada kalmaz bu devran
Hele gel dolaş bir zaman
Klavuzum Şahı Merdan
Delildir nice murada
Ozan Doğan Can Baba
Baş bedenin üzerinde
Gök kubbenin misalidir
Bölüm, bölüm her bir yeri
Ayrı, ayrı görevlidir
Duyma,görme, işitmeyi
Acıkıp yeme, içmeyi
Adım atıp yürümeyi
Cümle eksiği giderir
Acı, tatlı, tuzlu sular
Burun, ağız, gözden akar
Neşe, kaygı tüm korkular
Yeri gönül hanesidir
İnsan aklı Cebraildir
Cümle ahvali bildirir
Kelamullah kendisidir
Bin türlü fikir üretir.
Cümle beden damar,damar
Her zerreye kadar uzar
Irmak gibi alkan akar
Cümle cana hayat verir
İnsanın coşkusu sele
Kızğınlığı benzer yele
Gözden gelen yağmur ile
Merhametini gösterir
Gençlik İlk bahar gibidir
Sevda,sevği filiz verir
Geçer ömür bir gün gelir
İhtiyarlık son mevsimdir
Vucud şehri cümle beden
Her can bir dünya bir alem
Mezartaşı, hasret, özlem
Ardı sıra nişanedir
Ozan Doğan Can Baba
Dara düştüm dardayım gel yetiş
Bülbül gibi zardayım gel yetiş
Kederde, efkardayım gel yetiş
Gel yetiş dost gel yetiş, tez yetiş
Bana tuzak kurmuşlar gel yetiş
Defterimi durmüşler gel yetiş
Hesap,kitap etmişler gel yetiş
Gel yetiş dost gel yetiş,tez yetiş
Bağlandı elim kolum gel yetiş
Lal oldu ağzım dilim gel yetiş
Sana ayandır halim gel yetiş
Gel yetiş dost gel yetiş, tez yetiş
Şu gönlümü şad eyle gel yetiş
Dillerimi bal eyle gel yetiş
Müşkülümü hal eyle gel yetiş
Gel yetiş dost gel yetiş, tez yetiş
Perişanım cok yaman gel yetiş
Derdime eyle derman gel yetiş
Mürüvetsin elaman gel yetiş
Gel yetiş dost gel yetiş, tez yetiş
Hanemize hidayet gel yetiş
Soframıza bereket gel yetiş
Hayırlı evlat, devlet gel yetiş
Can Babaya gel yetiş,tez yetiş
Ozan Doğan Can Baba
Hacı Bektaş dergahına
Gelenlere selam olsun
İnsanlığa gönül verip
Sevenlere selam olsun
Gönül verip bir sevdaya
Kapımız açtık dünyaya
Gelip bu halaya toya
girenlere selam olsun
Habewr saldık saağa, sola
Alim bize destek ola
Gelin verelim el, ele
Gelenlere selam olsun
Bektaşi bir haykırıştır
Gerçekleri kükreyiştir
Can Baba olmak zor iştir
Olanlara selam olsun
Ozan Doğan Can Baba
İşte erenler piri
Gel, gel Mevlanaya gel
Pak olur gönül kiri
Gel, gel Mevlanaya gel
Gel, gel Mevlanaya gel
Bir düzel dünyaya gel
Aç gönül kapısını
Sevdalan sevdaya gel
Var pirin nazarına
Dur Enel hak darına
Gir gönül pazarına
Gel, gel Mevlanaya gel
Sevgiye açılan kol
Birliğe gidilen yol
İster kim olursan ol
Gel, gel Mevlanaya gel
Hacı Bektaş yoldaşı
Ahi Evran sırdaşı
Bir ocağın ateşı
Gel, gel Mevlanaya gel
Hidayetin denizi
İlahi aşkın gizi
Burda Şemsi Tebrizi
Gel, gel Mevlanaya gel
Doğancanlar hayrandır
Bir deryayı ummandır
Gir özün pişir yandır
Gel, gel Mevlanaya gel
Gel, gel Mevlanaya gel
Bir güzel dünyaya gel
Aç gönül kapısını
Sevdalan sevdaya gel.
Ozan Doğan Can Baba
Ehlibeyit bendesiyiz
Ali Abanın nesliyiz
Kalu beladan beriyiz
Haktan gelen yolumuz var
Bizde mihman Ali derler
Bir lokmayı bölüşürler
Yemez dahi yedirirler
Kamber candan soframız var
Dost elinden merdaneyiz
Hem aşık hem divaneyiz
Hem meyiz hem meyhaneyiz
Yücel Candan dolumuz var
Çerağımız yanar nurdan
Çerağcımızda Tüncer can
Sakacımız Can Ercan Can
Abu kevser suyumuz var
Gülsüm, Yurda,Saime can
Üç bacı hizmeti Selman
Lokmamız Günlaz, Semradan
Mürşid, rehber, pirimiz var
Yetmiş iki dona giren
Miraçta aslan görünen
Muhammede nişan veren
Can Baba can Alimiz var
Ozan Doğan Can Baba
Erenlerin dergahında
Edep,erkan yol güzeldir
Çağrışırlar coş ederler
Bülbül gibi dil güzeldir
Kapıda duran Haydardır
İkilik yok birlik vardır
Gönül coşar ahu zardır
Nizam sürek,yol güzeldir
Bırakıp gaybeti, kini
Çağırırlar Hüseyini
Koruyup yoksul, yetimi
Çaresize hal güzeldir
Birlik kapısına varmak
Hakikatten bir pay almak
Mansur olup dara durmak
Hakka açık el güzeldir
Canlar kalkına semaha
Bir katar uzanır şaha
Baki değiliz dünyaya
Aşka yana kül güzeldir
Aradı durdu leylayı
Gezdi ovayı, sahrayı
Gönlünde gördü mevlayı
Can Babaya şol güzeldir.
Ozan Doğan Can Baba
Er doğansın erlik senin özünde
Adaletin tecellisi kelamında sözünde
Bir ulu ufuktan doğdun, aydınlık doldu yerler
Dünyaya nev bahar geldi, açtı türlü çiçekler.
Bu mertebe Haktan sana bir nişandır, bir nişan
Bak gafiller önünde per, perişandır,perişan
Ecdadından himmet aldın bu kavgaya girende
Erenler yoldaşın senin mührü Süleyman sende
Bu mertebe nasib olmaz yaratılan her cana
Bu bir lütüf, bu bir ihsan nişana bak nişana
Halka hizmet, Hakka hizmet destur olmuştur sana
Ne mubarek bir anadır seni doğuran ana
Halkın ile ağlaşırsın, halkın ile gülersin
Sofrasına diz çökersi, ekmeğinden bölersin
Menzilin mübarek olsun erenler klavuzun
Hizmetin Hak kabul etsin gideceğin yol uzun
Kinle, kibir fitne,fesat sarmış idi her yanı
Yıkıldı tahtı sarayı bitti demi,devranı
Mazlumlara kalkan oldun dindirdin fırtınayı
Barışın elçisi oldun barıştırdın dünyayı
El attığın kuru dallar yeşerdikçe yeşerdi
Türlü, türlü çiçek açtı meyvalarını verdi
Yandı sönmüş ocakların şimdi dumanı tüter
Karda,kışta soğuklarda titremiyor yürekler
Fakirin karnı aş gördü eline iş verildi
Çalıp, çırpıp doyanların defterleri dürüldü
Ne mafyalar ne çeteler dağıldı birer, birer
Mazlumun çilesi bitti nefes aldı garipler
El uzattın hızır gibi derman oldun her derde
Halkın ile berabersin her zeminde her yerde
Hastahane kapıları açıldı garibana
Ayrı,gayrı yapılmadan derman verir her cana
Tükendi kederli günler şimdi gülüyor yüzler
Şadı ruşen oldu canlar, yetimlerle, öksüzler
Hak adalet terazisi mubarek ellerinde
Kuruldu nizam intizam hedr şey yerli yerinde
Doğan Baba böyle erler bin yılda bir gelirler
Hz. Hızır misali eksiği giderirler.
Doğan Türkdoğan- Ozan Doğan Can Baba-Adana
Ey sultanım bu kervanın
Başıda bir, sonuda bir
Bir gerçeğe doğru gider
Halıda bir,yoluda bir
Birdir bunların menzili
Birlikte söyleşir dili
Gönüllerde açan gülü
Alıda bir, moruda bir
Birlikten almışlar kuvvet
Hemi himmet, hemi hikmet
Hakikat menzile yetmek
Gidende bir, gelende bir
Edep erkanla bakmayı
Birlikte yerler lokmayı
Çark edip kandil yakmayı
Yakanda bir, yananda bir
Hemi teni, hemi canı
Birdir bunların nişanı
Can Babanın yok gümanı
Soranda bir görende bir
Ozan Doğan Can Baba
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!