DİLENCİ
İlk kez bir dilenciye sadaka verdim
Soyluluk soytarılığından uzak
Yalın asaletini gözlemlerken
Bir dilenci para dilenir sadece
Peki, biz nasıl dilencileriz
Kaç tanemiz şu dilencinin gururuna sahip
Kaç tanemiz onun kadar gerçeğiz
Dilenci para dilenir
Biz umut
Dilenci para dilenir
Biz sevgi
Dilenci para dilenir
Biz mutluluk
Ve asla onun cesaretiyle de yapmayız
Gurur tepemizde
Tutku içimizde
Onur ayaklarımızın altında
Dilencinin bizden kirli elbiselerine baktım
Çıplak olmak istedim
Gözlerine baktım
Yüzlerden utandım
Önündeki bozuk paralara baktım
Yoksulluğumdan utandım
Hem de ne yoksulluk
Üzerinden silindir geçmiş umutlar
Yabancı bir dile aitmişçesine dilimizden dökülen
Asla da anlaşılamayan sesimizden utandım
Yani yoksulluğumuz da yoksun
Onun sırtında bir erdem
Bizim ceplerimizde bir çıyan
İlk kez bir dilencinin yerinde olmak istedim
Sokaklardan akıp giden hayatın gerçek tanığı
Bunca karmaşanın
Bunca günahın vebalsiz bir tanığı olmak, onun gibi
Bozukluklar arttıkça önündeki işlemesiz mendilde
Dilenci daha bir mağrur bakıyor
Daha derin süzüyor dilenci sürüsü bizleri
Bu ne telaş
Bu ne hız der gibi
Durun yanlış tarafa der gibi
Başını sallıyor
Ve gene aynı kaldırım taşında gözbebekleri
İlk kez sadaka verdim bir dilenciye
Yoksulluğumun yoksunluğunun bilincinde
Fazlaymış gibi görünen
Ama bizden daha gerçek bir yaşama bakan gözlerim kamaşarak
Dilenciliğimin yavanlığından utanarak
Yılmaz BOZAN
21-11-2010 ANTALYA
Yılmaz BozanKayıt Tarihi : 14.12.2010 13:03:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!