-Abdurrahman Dilipak'a ithafen...
Bir tık daha sıkıldı,
Görünmez kelepçeler...
Erdem, hikmet yıkıldı,
Gördüğün akıl çeler...
Kapana doğru bu yol,
İnsanlık sanki sürü...
Düşün düşün saç baş yol!
Gitme dön! Ayak sürü...
Algı algı devrilen,
Ruh duvarın ey ceset!
Şer eliyle çevrilen,
Öz diyarın ey ceset!
Yaradan'a muhalif,
Şeyhi şeytan ne de çok!
Fıtratı bozar lif lif,
Donmuş idrakler... Tık yok!
Dijital mezbahaya,
Ayağınla gitme dur!
Sunulan bu vahaya,
Hiç itibar etme dur!
Yaradanla bağını,
Koparıyorlar uyan!
Tuzakların çağını,
Boz gayrı, arşa dayan!
Süslü püslü kavramlar,
Şaşırtır pusulayı...
Vur yıkılsın ehramlar,
Zor eyleme kolayı...
Her köşeyi tutarken,
İblisin adamları...
Bala zehir katarken,
Başa yıkar damları...
Lâ ilahe illallah,
Deyip aç şu gözünü...
Bu gidişle mâzallah,
Yokuş çalar düzünü...
Bayâtî'nin davası,
Rabbinin rızasıdır!
Duy havas-ül havâsı,
Söz gönlün fezasıdır...
Kayıt Tarihi : 20.10.2021 14:18:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!