DEDEMİN YEL DEĞİRMENİ (Türkü Şeklinde)
[Şiir/türkü metni buraya gelir]
Dedemin Hikayesi
Bulgaristan, Akkadınlar ilçesi, Kamerler köyünde…
[üstteki düzenlenmiş metin buraya gelir]
DEDEMİN YEL DEĞİRMENİ
Kıta 1
Kamerler köyünde, Akkadınlar’da
Dedemin evleri, taş ve kiremitle kuruldu.
Önü balkonlu, çatısı kırmızı,
Zamanın tozuna meydan okudu.
Kıta 2
Yazlağlarda rüzgâr eser,
Yel değirmeni döner hâlâ taşla.
Kuyunun minare gibi duvarı,
Kazma, kürek, emeğin hatırası.
Nakarat
Gel dinle rüzgârı, gel dinle değirmeni
Dedemin emeği hâlâ köyde dönüyor
Her taşta, her duvarda hatırası var
Ömer Usta’nın adı yüreklere dokunuyor
Kıta 3
Türkiye’den geldiğimi duydular,
“Ömer Usta’nın torunu!” dediler.
Genç bir sevinçle, yol gösterdiler bana,
Gözlerinde anı, sözlerinde hatıra.
Kıta 4
Bir hafta dolaştım köyün yollarını,
Çevre köylerden Avdullara, Çlere gittim.
Hepsi dedemi tanır, babamı bilir,
“Kapısında çalıştık, tütün tarlasına giderdik.”
Nakarat
Gel dinle rüzgârı, gel dinle değirmeni
Dedemin emeği hâlâ köyde dönüyor
Her taşta, her duvarda hatırası var
Ömer Usta’nın adı yüreklere dokunuyor
Kıta 5
Ömer Usta Mahallesi hâlâ yaşıyor,
Her taşında, her duvarında adı var.
Yel değirmeni döner, rüzgârla fısıldar,
Dedemin emeği, dedemin sevgisi
Her taşta, her tuğlada hayat bulur.
Nakarat
Gel dinle rüzgârı, gel dinle değirmeni
Dedemin emeği hâlâ köyde dönüyor
Her taşta, her duvarda hatırası var
Ömer Usta’nın adı yüreklere dokunuyor
Dedemin Hikayesi
Bulgaristan, Akkadınlar ilçesi, Kamerler köyünde, dedemin kendi eliyle yaptığı evlerin yerini gördüm. Eski fotoğraflarda 1900’lü yıllardan kalma, önünde balkonlu, çatısı kiremitli, mükemmel bir ev vardı.
Yazlağlar ve yel değirmeninden geriye kalmış taş duvarlar hâlâ duruyordu. O zamanlar su bulunmayan köyde, kazma ve kürekle deşilen bir kuyu vardı. Kenetlenmiş taşlarla örülmüş, minare benzeri bir yapıya sahipti.
Türkiye’den geldiğimi, Ömer Usta’nın torunu olduğumu öğrenen yaşlılar, genç bir heyecan ve canlıkla bana yol gösterdiler, ilgilendiler; bu beni çok mutlu etti.
Şimdilerde mühendis olanlar, dedemin yaptığı değirmenlerin projelerini kendisinin çizdiğini, değirmenleri de bizzat kurduğunu anlattılar. Bir hafta boyunca köyün yaşlılarını ziyaret ettim, çevre köylerden Avdullara ve Çlere gittim. Hepsi dedemi, babamı tanıyordu. Yaşlı nineler, Ömer Usta’nın kapısında çok çalıştıklarını, tütün tarlasına gittiklerini anlattılar. Bazı yaşlılar hâlâ mahallenin isminin “Ömer Usta Mahallesi” olarak geçtiğini söylüyordu.
Ömer Tural
Kayıt Tarihi : 19.10.2025 20:50:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Dedemin Hikayesi Bulgaristan, Akkadınlar ilçesi, Kamerler köyünde, dedemin kendi eliyle yaptığı evlerin yerini gördüm. Eski fotoğraflarda 1900’lü yıllardan kalma, önünde balkonlu, çatısı kiremitli, mükemmel bir ev vardı. Yazlağlar ve yel değirmeninden geriye kalmış taş duvarlar hâlâ duruyordu. O zamanlar su bulunmayan köyde, kazma ve kürekle deşilen bir kuyu vardı. Kenetlenmiş taşlarla örülmüş, minare benzeri bir yapıya sahipti. Türkiye’den geldiğimi, Ömer Usta’nın torunu olduğumu öğrenen yaşlılar, genç bir heyecan ve canlıkla bana yol gösterdiler, ilgilendiler; bu beni çok mutlu etti. Şimdilerde mühendis olanlar, dedemin yaptığı değirmenlerin projelerini kendisinin çizdiğini, değirmenleri de bizzat kurduğunu anlattılar. Bir hafta boyunca köyün yaşlılarını ziyaret ettim, çevre köylerden Avdullara ve Çlere gittim. Hepsi dedemi, babamı tanıyordu. Yaşlı nineler, Ömer Usta’nın kapısında çok çalıştıklarını, tütün tarlasına gittiklerini anlattılar. Bazı yaşlılar hâlâ mahallenin isminin “Ömer Usta Mahallesi” olarak geçtiğini söylüyordu.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!