elim kolum bağlı
tutamam beyaz ellerini tutamam
gözlerim sana yasaklı
bakamam mavi gözlerine bakamam
saramam sıcak bedenini saramam
tutamam ellerini
gelemem yanına
ayağımda demir prangalar takılı
bakamamgözlerine
çıkamam belki yarına
önümdeki karanlık günler sayılı
zaman hiç geçmiyor
demirden soğuk parmaklıklar arasında
bir allah biliyor
seni diledim o soğuk idam sehpasında
yağlı ilmek geçtiğinde boynuma
bilemezsin nekadar tuhaf bir his
idam sehpasına çıkmak
ve bakmak çingene celladın
ölümden karanlık gözlerine
ve düşünmek o an ölümü
zaten şairinde söylediği gibi
'ne ölümden korkmak ayıp
nede düşünmek ölümü'
ve ondan korkmamak
uzamış sakallarında doyasıya çocukluğunun
kokusunu koklamak
ve yinede inadına sataşmak dünyaya
bir yanında gardiyan savcı imam
ve bir yanında varken bilmemkaç pırpırlı komutan
dedimya çok tuhaf
sebepsiz sebeplerle asılmak
kağıt yüzünden kalem yüzünden
mürekkep yüzünden asılmak
beynindeki kıvrımlar yüzünden asılmak
olsun olsun be gülüm
bizim cansız bedenimiz bir gübre misali
düşerken toprağa
filizlenir binlerce yüzünü aydınlığa dönmüş
renk renk çiçek aydınlığa dost insana dost
kara toprakta kara toprakta
MÜZİK: FATİH ÇINAR
Fatih ÇınarKayıt Tarihi : 25.10.2002 21:01:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!