Damgalar Şiiri - Kasım Kobakçı

Zamanın derinliklerinde, saklı izleri,
Her ruhun üzerinde, farklı şekilleri.
Acının, sevincin, kaybın sembolleri,
Sessiz çığlıklarda, yükselir dinleri.
Taşır alnında, gururla kimisi,
Derinliklerinde saklar, kimisi,
Bir ömür boyu eşlik ederler bize, hepsi,
Damgalar, kaderin mühürleri.
*
Toprağın altında, uykunun sırları,
Rüzgarda savrulan, anıların fısıltısı.
Her yere düşer, geçmişin gölgesi,
Yol gösterip, belirlerler adımları.
Damgalara düşmüş yaşamın izi,
Bir hikaye, her fırça darbesi.
Dudaktaki tebessüm, gözlerdeki pırıltı,
Hepsi damgalanmış, kaderin cilvesi.
*
Yıldızlar parlar, gecenin karanlığında,
Her biri, ayrı bir damganın parçası.
Kaybolur sesler, evrenin sonsuzluğunda,
Yankılanır durur, sırların aynası.
Kim bilebilir ki, geleceği?
Hangi damga açar, kapıları?
Bilinmezliğin perdesi ardında,
Gizemli damgalar bekler bizi.
*
Dans ediyor yapraklar, suyun akışında,
Her biri, ayrı bir damganın izi.
Yankılanıyor şarkılar, ruhun derinliklerinde,
Geçmişin notaları, geleceğin sesi.
Damgalar, aşkın ve ayrılığın belgesi,
Her çizgi bir umut, bir veda.
Yüreğin sızısı, ruhun bestesi,
Damgalar, hayatın ta kendisi.
*
Dolu her nefes, hava kokusuyla,
Her solukta bir damganın eseri.
Karanlığın içinde yanan ateş,
Aydınlatır yolu, gösterir istikameti.
Damgalar, direnişin ve sabrın işareti,
Her direniş, bir zaferin başlangıcı.
İçindeki güç, ruhunun asaleti,
Damgalar, varoluşun mühürleri.
*
Kayboldu düşler, rüyaların içinde,
Her biri bir damganın yansıması.
Uyanışın eşiğinde beliren hisler,
Gerçeğin kokusu, hayatın tadı.
Damgalar, dönüşümün ve değişimin habercisi,
Her değişim, yeni bir başlangıç.
Kendine dönmek, ruhunun efendisi,
Damgalar, varoluşun taçları.
*
Kayboldu zaman, sonsuzluğun derinliklerinde,
Her an bir damganın izi, anısı.
Her adımda bir yaşam, bir dönüm,
Sonsuzluğa uzanan bir yolculuk.
Damgalar, varoluşun ve yok oluşun şahidi,
Her bitiş, yeni bir doğuşun müjdecisi.
Ebediyetin kapısında, bekler daveti,
Damgalar, ruhun ebedi şarkısı.