ölçülü bir çölü geçmeye çalışan bedeviydim esasında
susuz kaldım epey susuz
devemin gözleri ne kadar iri ve güzeldi
fakat bana çölü yürümek için
hörgücündeki sabırlı su yeterliydi
bu yüzden hançerimin ışıltılı ucuna
iltifat ettim mataramın kayışıyla
Yağız atlar kişnedi, meşin kırbaç şakladı,
Bir dakika araba yerinde durakladı.
Neden sonra sarsıldı altımda demir yaylar,
Gözlerimin önünden geçti kervansaraylar...
Gidiyordum, gurbeti gönlümle duya duya,
Ulukışla yolundan Orta Anadolu'ya.
Devamını Oku
Bir dakika araba yerinde durakladı.
Neden sonra sarsıldı altımda demir yaylar,
Gözlerimin önünden geçti kervansaraylar...
Gidiyordum, gurbeti gönlümle duya duya,
Ulukışla yolundan Orta Anadolu'ya.
doğru demişim..yine olsa yine derim..
susuz kaldım epey susuz
devemin gözleri ne kadar iri ve güzeldi
fakat bana çölü yürümek için
hörgücündeki sabırlı su yeterliydi
bu yüzden hançerimin ışıltılı ucuna
iltifat ettim mataramın kayışıyla
o da bana dul sadakatini
devrilmiş hörgücü deşerek sergiledi
ve kum gibi yanan ağzımı
fışkıran yağlı pınara dayadım
içtim içtim içtim
yoruma hacet var mı?
işte şiir ortada dizeler konuşuyor
tebriklerrrrrrrrr
Bilinçaltımıza saklanmış hafakanlardan çıkıp gelir evrendeki insan ıssızlığımız.
İnsanlığın arayış rüyası bir şiirdi..
Kısır döngüde devam eden yaşantımızla,
hiç bilinmeyenli denklem misali soru işaretleriyle dolu geleceğimizle bizler birer insanız.
Yaşadığımız zorlukların sonunda muhakak bir ödül var buna inanıyorum... Bakalım senin ödülün ne olacak:).. Tebrikler zevkle okudum...
..kendi çölünü kemiriyorken dişlerin daha çelik ve tırnakların daha sivri olmalı..şiiri tam kalbinden deşen kalemin gibi..
Bu şiir ile ilgili 5 tane yorum bulunmakta