Beni dişi tavşan kalıbına dök usta
Suskunum söyleyecek tek sözüm kalmadı
Davalar, uluslar, haksızlıklar bir yana
Kendini zor taşır bu uyurgezer akıntı
Usta senin ak ellerin renklerle dosttur
Ser önüme mavileri niyet çekeyim
Seziyorum ki kaçacaksın..
Yalvaramam koşamam
Ama sesini bırak bende
Biliyorum ki kopacaksın
Tutamam saçlarından
Ama kokunu bırak bende
Devamını Oku
Yalvaramam koşamam
Ama sesini bırak bende
Biliyorum ki kopacaksın
Tutamam saçlarından
Ama kokunu bırak bende
tebrik ederim, kaleminize yüreğinize sağlık.
Tebrik ederim Nilay Hanım
ah usta.
Harika bir şiir tebrik ederim.
've ne söylesek hakkında dizelerinde anlattığının hakkını veremeyiz...'
Teşekkürler Sinyali.
Bu sözün üzerine söz söylemek istemem.
çok güzel
Evet..''dönün vicdanınıza sorun demiş''...değerli bir yorumcu..''yarın bu okuduğunuz şiirden tek bir dize kalacak mı aklınızda''...
Güzel bir soru...anlamlı bir anket...
sözü buradan alıp biraz hasbıhal etmek istiyorum...kimseye cevap yetiştirmek için değil, soruyu hafife aldığım için değil, bilakis soruyu dinlemek ve soruyu etüt etmek ve işlemek için..
İma ettiğiniz konuda haklısınız..bu sorunuz, eğer bir demokratik oylama olarak kamuoyuna sunulması halinde ,sizin ima ettiğiniz yanıt oranı yönde ve çok yüksek çıkacaktır..
Esasen sorunuzun yanıtı şiire yapılan yorumlardan da belli oluyor ve oldukça büyük bir sayısal galibiyetle hoşnutsuzlar önde gidiyor..
Bu anketi örneğin mozart 'ın ,beethoven'in, hamamizade ismail dede efendi'nin , ıtri'nin eserleri için de yapsak çoğunluğun evetlemesinin yanına bile yaklaşamayız..
Buradan şöyle bir sonuç çıkarmak istemiyorum.. geniş kitleleri horlamak , düzeysiz bulmak ..
yani şöyle anlatayım......benim çocukluğum kına gecesi türkülerinin tek enstrümanı olan tef ile çalınmasına dayalı bir müzik kültüründen ibaret..lambada şişesiz yanmaz mı, doktor doktor civanım, yeşil yaprak altında üşüdüm amman..Vb..Vb.. V.b..
62 yılıydı sanırım radyonun bizim eve girişi ...daha radyonun eve gelmesinin ilk haftasında tutmuş devrin devlet başkanı Cemal Gürsel bitkisel hayata girmişti..sanırım kırk gün süreyle matem - yas denirdi o zamanlar- müziği olarak klasik batı müziğinden başka müzik çalınmadı radyolarda..ve bu nedenle kasabada ''cık cık cık'' seslerinden başka ses duyulmuyordu radyonun düğmesini çeviren insanlardan...
Ve esasında bu durum sadece bu ülkeye mahsus bir durum da değilidir..Her ülkede, popüler kültür ve elit kültür ayırımı vardır..
VARDIR demek yerine aslında VARDI demek daha doğru olur..modern zamanlar her şeyi çok çabuk aşındırıyor...en eskiyi , en yeninin içinde bulabiliyoruz..hatta iletişimin hızı, aynı ülkede sanki farklı farklı yeraltı nehirlerinin farklı katmanlarda var olabilmesini sağlıyor...bizim gençlik yıllarımızda nihat sami banarlının lise edebiyat kitaplarında divan şiiri, öğrenciler için bir zulümdü.eski sözcüklere bir tepki vardı...hatta yakın zamanlarda mazhar fuat özkan üçlüsü ''mecburen, mecburen, mecburiyetten'' dediğinde (80 lerde) bir nesile fazla arabi gözükmüştü mecburiyetten sözcüğü...ama şimdilerde öyle moda oldu ki divan terminolojisi...cıvık cıvık bir çamur deryasını andırır, köksüz ve toplumsal karşılık olarak nerede durduğu belli olmayan bir divan edebiyatı terminolojisi yaygınlaşmakta.....
şu ki söylemek istediğim..Nilay Özerin bu şiirinde de şeklen ,bir vezin esintisi , halk şiirinin dörtlüklerine bir yaslanma ve eğretileme var..ama içerikteki yenilik , yeni zamanların toplum hassasiyet ve bakış odaklanmalarını şiirsel çağrışımlarla yakalama var...
Yeni , önemli bir kavramdır...yeni nin ruhunun ve gerçekliğinin peşinde olabilmek var olmanın en önemli yanıdır...
Uzağım Şahika şaşı Perihan pehlivan.. üç tane bayan yorumcu.. öte yanı hep erkek..
..ilginç.. tuhaf.. yoo belkide çok normal.. bana öyle geliyor..
öyle ya.. çıksalar bu güzide şaireyi tebrik etseler.. art niyetli kimseler yanlış anlıyacak.. sizin kendi hemcinsiniz olduğu için destek oluyor taraflı davranıyorsunuz diyebilirlerdi.. neticede isabet olmuş..
nihayetinde.. ölseler bile bayan din görevlisi yıkasa dahi.. salı taşıyacak olan erkekler.. toprağı kazıcak defin edecek erkekler.. ne kadar kızılsa femin davranılsa bile.. gerçeklerden kaçılınılamaz..
hem sağolsunlar.. kendilerine destek kalmadan objektif olarak herkes dilediği yorumu yapabiliyor hür özgür iradesi ile.. hiç bir saplantıya güdümlü olmadan bu çok güzel..
şiirden ziyade bu saifeyi dolduran güzel insanlar var.. hangi şiir günün şiiri seçilirse seçilsin.. bu güzide güzel insnların yorumu kadar ilgimi çekmediğini samimiyet ile belirtmeliyim.. içten samimi.. zorlanmadan.. şiir yazmada ki istem dışı kasılmalara maruz kalmadan.. çok hoş yorum yapıyorlar.. kalemlerine sağlık..
şartlanmalar toplumsal hastalık.. tıpkı önyargılar gibi.. daha okumadan.. pavlovu rahmet ile andıranlar çıkabiliyor maalesef.. bugün bir pikasso guernika tablosunu ne var bende yaparım diyemeyiz.. bizim çok basit gördüğümüz bu tabloda bu atın ne işi var dediğimiz belki zaferi simge ediyor.. belki pencereden giren hüzme ümidi sembolize ediyor..
olamazmı kaygusuzun aldığı kaz belki ömrünün kırklı yaşıdır.. bugün sağ olsa.. buraya kosa.. hadi canım öyle şey olurmu diyende çıkabilir.. ne kaybeder o eleştirilmekten.. güneş sıvanırmı balçıkla.. şaşarım..
sözcüklerin bizim kafamızda yaptığı çağrışım ile diğer kişi arasında yaptığı çağrışım aynı değildir.. bir bayrak abd de belki boks maçı esnası bacağa giyilecek alelade şorta resmedilecek nesne.. belki ekmek fakirlerin tükettiği kilo aldırıcı besin.. ama bizim kültürümüz yerde bulsak öpüp yüksek kenara konacak nimettir.. belki onların müthiç korkulacak belki bizim çok gariban bi şeytanımız vardır olamazmı yani..
..algı ayar seviyeleri yükseldikçe.. antenler.. verici merkezlere odaklandıkca sorun üstesinden gelinecektir eminim.. ulvi kutsi milli şarz doluluk oranlarımız hiç düşmesin dileği ile.. güzel yorumlarınız sayesi güzel gün yaşattınız teşekkür ederim.. iyi gece dilerim.. sıradaki şiiri.. tanıtım segmesi kapalı olan.. en ön koltuktaki yolcuya ve bütün sevenlere armağan ederim.. saygılarımla..
Kapına ne bet sok nede kem al
koma hiç içeri keçi teke mal
geçit verme koru şiir kalemiz
berhudar ol emi kardeşim Kemal
çünkü yeni yetme dökmez zerre ter
şiir deyip sıvar duvarı beter
memleket bağrında bir Kemal yeter
hainler sıkıysa gelde ülkem al..
Taşlama Adabı
Taşlamanın bile adabı vardı
Kalben vede ruhen kirleniyoruz
Ortamı küfürbaz fareler sardı
Edep sükut etti dinleniyoruz
Edebi sanatta olmadan çırak
Kendisini şair sananlara bak
Küfrü kelam diye kusuyor bunak
Herzeyi gördükçe, cinleniyoruz
Bu fasl-ı hazandır,geçecek elbet
Nev bahar cemresi düşecek elbet
Ruhsar-ı güllerim,açacak elbet
Cüşü huruş olup,şenleniyoruz
Sevgiyle beslenen yürekler varken
Ahde vefa duyan,emekler varken
Kalemi münevver, bilekler varken
Huşuyla haz duyup,yönleniyoruz.
Hamdi Korkmaz
Siz,Şahmeranın seviyesine gelmeniz için kırk fırın ekmek yemeniz gerekir.
Şiirsellik diliniz zayıftır.O nedenle lüzüm yok anlamaya.Siz en iyisi düşüncelerinizi nesir olarak yazın.
Atışma nasıl yapılır öğren de gel.O zaman kimin yiğit olduğu anlaşılır değil mi?
Yiğit odur ki,etrafına mürit toplamayacak.kılıcını çekti mi herkes toz olacak.
Şimdi siz bir iki kişiyi tarafına çekmekle,gücünüzü ispatlayamazsınız.
Anladın mı kardeş?
Bu şiir ile ilgili 49 tane yorum bulunmakta