Işığa acıkan yıldızlara
Ateş böceği yediriyorum
Sönmesinler
Işıldasınlar ki;
Yakamoz çoğalsın
Kılıç balıklarının rüyalarında...
Deniz mi çekildi
kirpiklerinden
Bu yüzden mi
tüm kumsallar yeşil...
Tanrı zümrüt mü ağladı
Yoksa
Hadi çık git içimden
Kurtul nemli duvarlarım dan Yusuf
Kurtul bu havaleli düşlerinden
Çürür bende iliğin
Kemiğin çürür
Çık git içimden
Ellerin oluyorum
Gözlerinden bakıyorum
Terleyen avuçlarım oluyorsun!
Bakmak!
Nereye bakarsam bakayım sana bakmak gibi
Her günün adı sen
Zamanın icadı
seni sevdiğimde elma ağacı tohumdu/
tanrı çocuktu/
habil kabil yoktu.
Ne olduysa seni öptükten sonra oldu.
Zebani duaları...
Sildiler
çocuk tenlerine,
ağızlarının
kuduz dualarını,
Düşüm
Aklın
kıvrımlı dehlizlerinde...
Döşüm
sancısına bulanmış zamanın...
Gönüm
Sana bıraktım kendimi
Bir daha verme beni bana
Sende kalsın üstüm...
Cabası sende kalsın ...
Sana bıraktım kendimi
Sende kalsın acılarımın yarası
Giderim
Dokuz milimetrelik
çelik bir çekirdek gibi
Kızgın ve hızlı giderim...
Ant olsun ki
gördüğün her duvara




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!