Deliye dönderdi yârin sevdası
çekerim bir türlü çekmem bir türlü
Zehir oldu bana sıla havası
Kalırım bir türlü kalmam bir türlü
Emsalsiz yüzünde kiraz dudaklar
OĞULA NASİHAT
Gönlüm arzuladı tokat elini
Gidip orda şimdi kalasın oğul
Sivas yolu üstü çamlık belini
Gidip şu Yozgat, ı göresin oğul
Yine duydum nazlı yârin adını
Gönlüm kulak verdi acep nesi var
Unutamam sevdamızın tadını
Yüreğim sızladı acep nesi var
Kalem hicap eder adın yazarken
Gönlümün sultanı sahibin bekler
Yüze zara düşmüş derler, mi bana
Bu derdi yalnızca sevdiğim pekler
Köze nara düşmüş derler, mi bana
Çok içtim ağladım yokmuş çaresi
Havalar soğudu yaprak döküldü
Bizim ele sorun kar yağdı mola
Düz ovadan giden yollar büküldü
Bizim ele sorun yar geldi mola
Kurumuş yaprağı dönmüş gazele
Aslım inkar etmem asil türküm ben
Orta asya türkmen genimiz bizim
Dürüstlük doğruluk kılavuzum ben
Bu vatanın oğlu asil türküm ben
Mevlam affetmesin orman yakanı
Beline bağlamış alaca önlük
Karşıdan geçiyor durmuyor güzel
Baksam gözlerine bir tek bu günlük
Sallanıp gidiyor durmuyor güzel
Suyamı gidersin kova elinde
Bağın bahçen yeşil olmuş duydumki
Bir ben sığamadım kara toprağa
Bende bir zamanlar berrak suydumki
Bulandım karamam seni toprağa
Yıllarca haykırdım duyan oldumu
Mevsimler değişti yaprak döküldü
Bana benzer sanki soluk benliğim
Ömür pare pare oldu söküldü
Tutamadım elden uçtu gençliğim
Vurgun yemiş gibi ağrır her yanım
Toprağın uğruna şehit olanın
Ruhu şad mekanı cennet inşallah
Ölürken şehidim yüzü gülenin
Sana kurşun sıkan gülmez inşallah
Albayrak sarılı tabut üstünde
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!