Aslında taburelerimizi çekip oturmalıydık.
O gün çay demliydi yakamozlar, sen kahverengiden bahsederdin; ben ise sen dikişli gömleğimle seni dinlerdim. Sonra “Gülerdin, susardın, düşünürdün.” diye Özdemir Asaf’ın şiirine eşlik ederdim. Avuçlarımda utangaçların, diyaframımda sesin, bağcıklarımda uğur böcekleri ile birlikte geri dönerdim…
Merhametsiz karanlık içindeyim
Ne zaman güneş doğacak bilmiyorum
Mavi denizlere mor dağlara karşı
Bildiğim bir şarki var onu söylüyorum
Bildiğim bir şarki var onu söylüyorum
Devamını Oku
Ne zaman güneş doğacak bilmiyorum
Mavi denizlere mor dağlara karşı
Bildiğim bir şarki var onu söylüyorum
Bildiğim bir şarki var onu söylüyorum