Capraz Misilleme Şiiri - Seyfi Karaca

Nitekim ve Mamafih..
Bir şey işleyip çalışmıyorsa BOZUK BU dersin. Ateş almıyorsa çakmak, durduğu yerde topal ve kör kalıp dönmüyorsa saat, ileri gitmiyorsa temelli geride kalan yol, tadı tuzu yoksa eriğin kavunun ekmeğin ve lokumlu bisküvinin, duyup düşünmüyorsa insan…Bozuk burası dersin..
Dünya öyle bir mahalledir ki, akşam yatarsın, sabaha çıkıp çıkmayacağın meçhul manidar muammadır. Ağrıların çoğalıp otlar yolduran inim inim sancı ve sızıların hükmüne cebelleş olduğunda, vaz geçersin artık evden odadan bavuldan günden yarından i, kendini usuul usul feri tükenmiş amansız bakışların uzaklaşan kıyısına çekilen yitik ve yorgunlara bırakırsın.
Madem böyleyken böyleydi Dünya diye bilinen mahalle ve insan denen faili meçhul..
Akıl fikir vicdan adalet sevgi saygı onur itibar ahlak fikir mantık sorgulaması yüzleşmesi ve sorumluluğuyla düşünerek davrananadır insanı anlamsızlık duygusundan kurtararak eşyaya tapınma fetişizminden ayrıcalıklı kılan değer ve kıymetler.

Kısaca, karşılıklı güven ilişkisine dayalı ortak yaşam kültürünün bütün sosyal siyasal kültürel ve ekonomik gereksinimlerini herkesin yaşama sevinci, yapıcı gayreti, özgün katkısı, emeğinin karşılığı ve hiç bir yaşam korkusu ve endişesine kapılmadan sürdürülebilir hayata göre üretip karşılayabilmenin Liyakatlilik Esası’ na ilişkin gösterilen hassasiyet, ancak kalkınmış gelişmiş inanılır güvenilir bilgin adil dürüst saygın ve yetkin irade sahibi olanlarla huzuru özgürlüğü mutluluğu güveni ve barışı sağlayabilir.

Akıl fikir mantık vicdan gibi vazgeçilmezlerle, ekonomik temelli hayatın yaşam kavgasına verilen ortak çaba ve kazanımlarsa insanları tasada kaygıda sevinçte kaynaştırıp birleştiren en önemli unsurlardan biridir.

Ortak yaşama sevincini utkusunu ve bilincini bütün samimiyetiyle İşin taa en başında ayrısız gayrısız herkes adına toplumsal bütünlüğün özgüven duygusunu ve mutluluk ihtiyacını Yurtta Barış, Dünyada Barış onurlu ilkesiyle kurmuş beslemiş geliştirmiş büyütmüş ve kazanmış olanların bütün gayret ve çabalarını KEYFİYET SULTASININ bütün kaynak servet ve kazanımları yağma yıkım mimarlığıyla şahsi çıkar ganimetçiliğine talan ve tarumar ederek hamasetle, sosyal manipülasyonla, yahut İSTİSMAR manevralarıyla sağlanacak asla bir olgu değildir kendilerini ‘ milli irade ‘ ve toplum üstü görenlerce bozulmuş olan huzur, refah, kalkınma, büyüme,güven, adalet, ekonomi dil, eğitim, inanç, kültür, sanat ve sosyal BARIŞ.

Anlatana sorana duyana görene bilene ve bilmek isteyene akıl var mantık var çünkü..!
Emperyallerin Sevr’ de dayattığını bugün barış görüşmeleri adı altında SOYKIRIMCISINIZ diye ülkenin onurlu kazanımına ve geçmişine çapraz misilleme yaparak, ajandasında sürekli uygun fırsatını bulduğunda ‘ yangından mal kaçırma’ ayrışmasını gündemde tutup fırsat bu fırsat derdinde olanlarla somut yaşam gerçeğine ilişkin ortak mutluluğun esamesi okunmadığı gibi, projeli proğramlı bütün bozguncuların aynı safta hemfikir olduğu, Emperyal danışma ve dağıtım merkezli güncellemelerde intikamcı ve yıkıcı hesaplaşmaya dayalı kalkışmaları haklı çıkararak kendi özel menfi çıkar gündemlerini doyurmanın haricinde ve ötesinde başkaca bir şey değildir.

Akla fikre vicdana mantığa düşünceye soran danışan sorumluluk ve yükümlülükle ve emeğin hakkı hukukuyla Özgürlük, eşitlik, saygı, sevgi, onur, bilgi , dayanışma, paylaşma ve hele hele BARIŞ, Türk toplumunun tarih boyunca adıyla karakterleşmiş özlem ve hassasiyetlerinin en başında gelmektedir. Bu yüzden Yurtta Barış, Dünyada Barış diye bayraklaştırdığı Türkiye Cumhuriyeti’ ni SOYKIRIMCI’lıkla ilişkilemek, öteden beri sömürge buyruğuna kuyrukçuluk ve uşaklık edenlerin barış kisvesi altında saklı mezhepçi etnikçi ganimetçilik niyetini ortaya koymaktadır.

Buradaki somut hayati gerçekliğe uyanmış olan duyarlılığı soyan ezen ve sömürenler hesabına köreltmek kamaştırmak avutmak oyalamak uyuşturmak saptırmak ve işlevsiz kılmak için etnik - mezhepsel gibi ayrışmaları tedavüle koyarak toplumsal birlikteliği atomize edici büyük hokus pokus numaraları gerekir. Bop kurulumuna sabit ekipmanlık dün olduğu gibi bugün de bununla ilgi alakalı ve meşguldür.
Emperyalizm’in tarih boyunca bildik oyunuydu insanlığın en temel ekonomik öncelikli yaşam kavgasının ihtiyaç ve gereğini BOZAN sınıflar arası çıkar çelişkisi yerine ETNİK ve MEZHEP temelinde KİMLİK çatışmalarını öne çıkardığı. Bop, hem çatıştıran hem de durumun icabına göre etnik ayrılıkçılık üzerinden siyasi manevra salvoları örüp güncellemeye bunun için bütün zamanların tasarımlanmış taşeronluk işlerini devralmaya kurgulanıp icat edilmişti zaten.

Akıl fikir vicdan ve mantığa dayalı Düşünme melekelerini yitirmişse eğer, Yirmi milyonluk nüfusa nasıl eriştiklerini ve istanbul şehrinin en kalabalık topluluğu olduğunu hiç göz önünde bulundurmadan Lozan’ dan hesap soruyor ve ülkenin kurucu değerlerini SOYKIRIMCI ilan ediyor ve bu emperyal icadı ortaklığa Bopçuk tatlandırıcılarıyla çanak tutuluyorsa, nitekim ve mamafih, tepeden tırnağa Bozuk bir acayiplik var demektir burada ..

Seyfi Karaca….Mayis 25