** Gece.
garson, bana önce temiz bir kağıt ver,
üzerini doldurabilmek için de yeterince vakit
ve biraz sarhoşluk, yanında unutkanlık olsun
getirebilirsen eğer sevdiğimin sesini de getir
Sen içerdeyken ben
Sinemalara gittim
Bütün filmlerini seyrettim
O sevdiğimiz artistin
Sen içerdeyken ben
Vita kutularında çiçek yetiştirdim
Devamını Oku
Sinemalara gittim
Bütün filmlerini seyrettim
O sevdiğimiz artistin
Sen içerdeyken ben
Vita kutularında çiçek yetiştirdim
yine her zaman ki gibi mükemmelliği nakşetmiş kaleminiz.
betimlemeler harika dyuş düşünüş ve aktarış birşeyler bırakıyor okuyucuda
düşler parmak ısırtacak cinste,etkileyici
genelde hüzün hakim olsa da mutlu sonla biterdi şiirleriniz.yani güneşe dönük olurdu ekvaror yüzümüz...ama bu sefer hazin bitmiş
Bunca zamanın dost, güvenilir ve sürekli umut aşılayan yüzü, bundan sonrasına elinden bir şey gelmeyen bir kara haber olarak, takvim yaprağından koparacağım gün bile bırakmayan ulak gibi tepeden tırnağa bir kara cümleye dönüşüvermişti. Duymadım bile
ardımdan ‘Sen sıkı adamsın, açık denizlerin bile bir sınırının olduğunu bilmeden rotanı maviliklere çevirmeyecek kadar.’ diye seslendiğini. Bütün tıbbi cihazlarının ve ecza kokularının arasında bıraktım ve sildim attım sesini.
Merdivenlerden nasıl indiğimi bilmiyorum.
BİLMİYORUM,EN ÇOK BU BÖLÜM ETKİLEDİ BENİ
KUTLUYORUM,DEVASA KALEMİNİZİ...
YÜREĞİNİZDE DAİMA BAHAR ÇİÇEKLERİ AÇMASI TEMENNİSİYLE
TAM PUAN...
Kaptanım; içim acıyarak okudum ve son yudumda sarhoş değil, başı boştum...
Umutlarınız daima hür maviliğinde olsun denizlerin, bunu siz öğretmediniz mi tayfanıza?
Neden o halde bu sızı,içinizdeki duygu şarabının papaz karasından mı?
Kamaranız önüne çiçek bırakmadım bu sabah, gece ayazında buz kesip, çakıl taşları girmesin rüyalarınıza diye en ayazından.
Sevgilerim ve saygılarım çiçeklerimle birlikte yürek enginlerinizde.
düşlerde yolculuklara ve acık denizlere yelken acmalara devam. esenlikle Sayın Çeştepe.
- ‘bana önce temiz bir kağıt ver’ diyorum…
düş..her zaman...onlarda olmasaydı.karanlık gecelerde yalnızlığın ıssızlığına daha ne kadar direnirdi yürek...
hiç gelmeyeceğini bir kez daha bilsekte o masada bir kez daha oturulmayacağını bir kadehi tokuşturamayacağımızı bilsekte..buz gibi gercekleri eritip rakı kadehimizde bir lokma balık ile yaşarız tüm sevdamızı imkansız limanlara acarız yelken...mavimiydi yolculuk yoksa bizmi hep maviye döndük yüzümüzü...
kmbilir belki...BİRGÜN
kutluyorum üstad...sabahın bu saattinde yüreğime dolu bir bardak hüzün bıraktın..
papatyalar yüreğine
İç dünyamızın tezahürü düşler kadar zengin dizelerin coşkusu ve kurgusu çok güzeldi Cevat Bey, kutlarım. Sevgilerimle esen kalın!(10on)
Bu şiir ile ilgili 105 tane yorum bulunmakta