bu gün sabahların en güzeli
güneşin ışıltısı içimi ısıttı
yüreğim ve nefes boşluğum
seninle doldu taştı
seni andıkça içim ürperdi
usulca iki damla yaş düştü yanağıma
seni seviyorum
ne zamandır bu sözcüğü kullanmadım
sanırım yıllar oldu
çünkü kendimi bildim bileli
hiç bu kadar rahat
alabildiğine coşkulu
seninle el ele olmanın tatlı düşü
hayal da olsa seninle olmak
unutturur kör yalnızlığımı
baharlarım, kır çiçeklerim canlanır
seni düşündükçe değişir mevsimlerim
birlikte olmamız olanaksız belki de
yine akşam oldu
karanlıklar sardı her yanı
evde perdeler çekildi
sokak lambaları yandı
hafif de yağmur çilseliyor
öyle esrarengiz bir ortam
insanlar var aç, susuz
insanlar perişan
dışarıda canlı bir hayat
dünya bahar günlerinin çılgınlığında
yaşam kuş cıvıltılarıyla kanat kanat
derelerden su şırıltısının
Henüz hayalleri vardı
Düşlerine sığdıramadığı
O topraklarda kaldı...
Çakmak gözlerindeki masumluğu
Tertemiz yüzündeki saflığı
Karşılıksız yardım eli…
Şiirde ilk sevdim
Şiir tadındadır sevdam
Şiir ile atıldı ilk adımım
Şiir uzunluğundadır kavgam
sarı yapraklarda mı gizli
uçuşan mavilikte mi sevdam
içimde acımtırak devinimler
etimi kanatırcasına usul usul
yanağımdan döküldü güz aşkım
kurumuş otlar, çıplak dallar
Ey Munzur’um! ..
daima böyle özgürce akmaya devam et sen,
sen bereket taşı ulaştığın topraklara,
sevda taşı, aşk ile çağıldayıp,
keyifle oynasın kırmızı benekli alabalıkların,
yabancı olan hiçbir şeyi kabul etmezsin sen,
deli gönül başını taşa vur
gözlerden yaşı kana çevirdiler
bu çark zalimden yana döner
dertli başımızı dumana çevirdiler
Mansur gibi dara çekildik




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!