O geceyi yürüdüm
yürüdüm durdum bir gece
ellerimi verdim toprağa
gözlerim karanlık bir duvar
yürüdüm yollarını ıslığımın
yüreğimin yollarını sürüdüm.
Ellerimde donuk bir rüzgar
alnımda bir ateş çizgisi
sırtımda bir yürek ağrısı
duygular akıp giderken toprağa
değer olmalı bişeylere bu ölüm
değer sonbahar hüznüne yapraklar
Kavrulan bir soru beynim
Geceyi yürüyen kaval sesi
şu evin damında duman
ya da kardeşimin ağlayışında
bir ana içtenliği
başucumda birkaç çeyrek
Başım nemli bir rüzgar yılı
sevgileri yüreğimin sessizlik.
adımlarım horon havasında tepiyorken beni
çığ gibi yürüyen sokaklara inat
kafamızı kemiren
yalnızlık şarkıları
Yalnızlık yürek yürek
tütsüler yükseliyor şarkılardan
ellere sığmaz
dünyaya sığmaz oluyor
bu savaş
bilmem kaç asırdır akıyorken
karanlık ağlayışlarda.
Buğulu bir camın ardında
kayboluyorken gündüzün aydınlığı
şehrin ilk ışıkları
ve insanların donuk yüzlerinde
lambalarla söyleşiyoruz,duraklar boyu
hep aynı karanlığın nefesi
içimize siniyor
ve susturuyor yalnızlığımızı.
(1991)
Latif MemişKayıt Tarihi : 23.6.2006 18:26:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!