BOŞLUĞA YANKI...
I. Fısıltı
Boşluk, adımı çağırdı harfsiz bir dille.
Ne sesti bu, ne de bir yankı.
Varlığın damarlarında yürüyen sükûtun gölgesiydi.
Kulak vermek,
kendini unutmanın ilk adımıydı.
II. Anahtar
Mühürlü zarfın kilidi bendim,
ve anahtar da bende gizliydi.
Her "ben" deyişim, paslı bir demiri gıcırdatmaktı boşluğun kapısında.
Oysa anahtar,
vazgeçişin avucunda parlayan ışıktı sadece.
III. Eşik
Boşluğa adım atmak, bir uçurumdan atlamak değil,
kendi derinliğine inmeyi göze almaktı.
Orada ne Tanrı'nın sureti, ne de şeytanın gölgesi vardı.
Sadece "Ol" emrinin beklediği
o ilk anın saflığı...
IV. Filiz
Hiçliğin rahminde çatlayan tohum bendim.
Köklerim, varoluşun en karanlık toprağına tutunuyordu,
ışığı değil, ışığın özlemini arıyordu.
Ve filizlenen her yaprak,
kâinata sorulmuş yeni bir soruydu.
V. İkrar
Aynadaki sır dökülmedi,
sırrın ta kendisi oldu yüzüm.
Anladım ki aradığım kelime bir isim değil, bir eylemdi:
"Var olmak."
Ve bu ikrar, en sessiz çığlıktı boşluğa karışan.
VI. İlk Nefes
Boşluk sözünü söyledi: O söz, bendim.
Artık ne tuvalim ne de fırça.
Ben, o sanatın kendisiyim. Yarasıyla ve ışığıyla var olan.
Ve her nefes,
o ilk "Ol" emrinin ebedi yankısıdır şimdi...
Hasan Belek
15 Ekim 25-Akçay
Kayıt Tarihi : 15.10.2025 19:25:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
İnsan
Ya da "varlığın" tezahürü...
Oldukça etkiliydi şiir,
Tebrikler Hasan Bey...
Değerli hocam kıymetli yorumunuz için en derin teşekkürlerimi sunuyorum
Selam ve dua ile ??
TÜM YORUMLAR (3)