Terin içinde uyandım sessiz
Sabah oturdum kimsesiz
Anlıyorum yolum belirsiz
Özlüyorum seni sebepsiz
Lale devri sonunda bitiyor
Benim de hayallerim yıldızlar kadar,
Ama gerçeklerim de bir duble atar.
Palyaçoya bıraktım artık iki yakayı,
O da rafa kaldırdı tüm umutları.
Gözlerimde su yok artık, söz var,
İliklerimde hissettiğim nefesin
Vurgun yaptı karanlık gülüşlerin
Leylalardaki aşk feryadım sensin
Evsiz deryalarında sahipsiz cesettim
Sensiz doğan günde nefessiz güneştim
Benim içimde biraz sen,
Senin içinde biraz ben
Ne benim içimdeki sen, sen
Ne de senin içindeki ben, ben
Birbirine paralel iki evren kadar yabancı
Bugün de ölsün diye
celladına göz kırparak yaşamak,
belki kindar öfkeye sarılı
usul bir umutla;
kendi zihin zincirlerine dolanmak,
kendi gölgene her zaman üstten bakan gözlerinle
Görsen beni, gülüversen gözlere
Gamzene adım yazılsa.
Düşlesem seni, düşüversem şiire
Kalemim adını haykırsa.
Özlesen beni, söyleyiversen geceye
Rüyanda yollar kesişse.
Rüzgar olur, saçlarını savururum sevgili;
dudağında yağmuru yumuşatmak için.
Güneş olur, yağmuru dindirim sevgili;
gökkuşağına adım atmak için.
Fedain oldum dönmem yolundan
İçtim zehirli aşkın şarabından
Çarem senin panzehirli ellerinden
Dermanım kalmadı aşkının şehvetinden
Eskimiş ruhum tazelensin yeniden
Lanetli bir kahramanın hikayesi
Opaklığı olmayan ışığın gölgesi
Karanlığa hükmeden şeytan tahtında
İhanetle yoğrulmuş bir çocuğun resmi
Kralın soğukta unuttuğu çocuklar
Ben hâlâ bıraktığın gibiyim tanrım;
biraz yalnız,
biraz kaygılı,
ama çokça öfkeli...




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!