Uzak diyarların birinde küçük mü küçük şirin mi şirin bir dağ köyünün izbe odalarının birinde, henüz idare lambasının bile olmadığı eski bir zamanda derin mi derin bir sessizlik hüküm sürerken dört mum cılız cılız ışık saçıyormuş etrafa...
____Birinci mum; "ben Barışım" ancak kimse benim sürekli yanık kalıp etrafa ışık saçabilmeme yardımcı olmuyor sönmek üzereyim dedikten sonra sessizce karanlığa gömülüvermiş...
____İkinci mum,"ben İnancım" lakin gerekli olduğuma inanmıyorum yanık kalmamında bir kıymeti kalmadı dedikten sonra dağ evinin kırık dökük penceresinden giren ve duvarlarını yalayıp geçen hafif bir dağ esintisiyle oda sönüvermiş...
____Üçüncü mum,"ben Sevgiyim" ama gücüm tükenmek üzere insanlar beni elde etmek için herşeye katlanır sonrada bir paçavraymışım gibi bir kenara itip kendilerine en yakın olanları bile sevmemeye başlıyorlar dedikten sonra, Sevgi mumuda o derin ve karanlık sessizliğe yenik düşmüş...
Dostlar değişiyor aldanmalar değil,
Aksimizden eser yok şimdi o sularda
Çirkin olan biziz aynalar değil...
Şerefsiz ellerin şerefe kaldırdıkları
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta