Bir Nedeni Yok Yalnızca Öptüm Şiiri - Yo ...

Küçük İskender
299

ŞİİR


368

TAKİPÇİ

Dudaklarım gerisin geriye çekildi; ağdalı bir sıvının ağır ağır örttüğü, korkunun biçim kazanıp ayağa kalktığı ve ‘hey bana bir şeyler söylemenin vakti geldi’ dediği zamanlarda bekledim seni; gözlerimi kapadım. Bekledim. Beklerken, özlemenin hangi geçitleri geçilmez kıldığını, hangi duyguların insanı hayata kazandırdığını, basite indirgenmiş hüzünlerin geceleri dinlenmeye müsait şarkılarla şahlandığını anlatamadım. Evet, bilmiyordum. Bilmiyordum, kelimelerden arınmış bir cümle kurar gibi sevişmeyi. Sevişirken sözlük kullanıyordum hala. Ama, seni seviyordum. Ve sevdiğimi, sevgimi anlatma telaşıyla hata üstüne hata yapıyordum sana. Sana yaklaşamıyordum. Yasaklanmıştın adeta. Çiğnemeye çalıştığım yasak olsan da, uzak dursan da, o korkunç şeklini korusan da, farketmiyordu hiçbir şey. Küçük bir ateş. Küçücük bir ateştin sen. Sönmekten ürken bir ateş. Bir su damlasıyla bütün görkemini kaybedebilecek bir ateş. Aşkın mecali kalmamıştı. Sessizce sokuldum yanına. Acıyla irkildin. Gülümsedim. Gülümsememe anlam veremedin elbette. Kimdi bu? Ne istiyordu? Tanımadığın biri. Hatıralarını darmadağın etmeyi planlamış bir yabancı. Fuzuli bir beden, karşındaki. Usulca uzandım,

Bir nedeni yok. Yalnızca öptüm.

Kimi geceler penceremden uzayı seyrederim. Uzayın adını ben koymadım. Uzayın adını yıldızlar, gezegenler kendi aralarında kararlaştırmışlar. Rahatlatır beni o. Bütün yağmurlar, uzayın derinliklerinden gelip yağar diye düşünürüm. Yağmurlar başka galaksilerden gelip yağar. Romantizme uyum sağlamak için de değil. Öyle. İşin gerçeği budur. Yağmurlar, bu dünyaya ait sanma. Bembeyaz bir yalnızlığın olmalı senin de. Lekesiz bir yalnızlık. Lekelenmeye müsait bir yalnızlık. Tedirginliğini buna bağlıyorum seni seyrederken. Pişmansın. Pişmansın kapıp koyveremediğin için sanki. Elinde olsa, avaz avaz bağıracaksın sokaklarda. ‘Neyim ben? ! ’ diye haykıracaksın. Olmuyor tabii. Olmuyor. Sıyrılır gibi lüzumsuz bir yerden, sıyrılıp kendi affına sığınıyorsun. Beni anlayacağın günler gelecek. Beni de göreceksin. Benimle tamamlanacak bir şeye benziyorsun çünkü. Korkma lütfen,

Bir nedeni yok. Yalnızca öptüm.

Tamamını Oku
  • Adwoa
    Adwoa 11.09.2025 - 19:17

    Bence biraz abartmışsın.Son gönderdiğin mailde cami ve duvar resminden bişey anlamadım(çok gülen yüz)Sağ mı, sol mu demişsin,geçen sefer sağdı bu sefer sol olsun(çok kızgın yüz).Valla kısacık kestiriveririm görürsün sağ mı sol mu(üzgün yüz).

    Cevap Yaz
  • Jesus
    Jesus 11.09.2025 - 15:49

    Sen dostumdun benim gülünce güneşler açan
    Bulutlara rüzgara asarım suretini her akşam
    Her akşam bir mektup yazarım dağlar kadar
    Meşeler göğermiş diyorsun, varsın göğersin
    Anlamını yitiren bir şeyler mi var şimdilerde
    Yazdığım şiirlere yabancıyım, sokaklara yabancıyım
    Taşı delemiyor bir çığlık ve apansız
    Su oluyorum ipince, kendime sızıyorum
    Dünya yetmiyor bazan, bırakıp gidebilir miyim?
    Kuşları ürkütülmüş bir dal gibiydin, öylesine mahzun!
    Efkar da yakışırdı sana, ilk kadeh kekik kokardı
    Unutalım mı şimdi kente indiğimiz o ilk günü
    Sabahlara kadar okuduğumuz o kitapları
    Sabahlara kadar düşüncelerimizde yaşattığımız hayallerimizi
    Kar aydınlığında yürüdüğümüz o yolları
    Sen dostumdun benim gülünce güneşler açan
    Bulutlara rüzgara asarım suretini her akşam
    Her akşam mektup yazarım dağlar kadar
    Kayıp bir adresten geliyor sesin şimdi, üşüyorsun
    Unutma dostumsun sen, neredeysen orda ölmek isterim!

    Cevap Yaz
  • Jesus
    Jesus 11.09.2025 - 15:31

    Sen dostumdun benim gülünce güneşler açan
    Bulutlara rüzgara asarım suretini her akşam
    Her akşam bir mektup yazarım dağlar kadar
    Meşeler göğermiş diyorsun, varsın göğersin
    Anlamını yitiren bir şeyler mi var şimdilerde
    Yazdığım şiirlere yabancıyım, sokaklara yabancıyım
    Taşı delemiyor bir çığlık ve apansız
    Su oluyorum ipince, kendime sızıyorum
    Dünya yetmiyor bazan, bırakıp gidebilir miyim?
    Kuşları ürkütülmüş bir dal gibiydin, öylesine mahzun!
    Efkar da yakışırdı sana, ilk kadeh kekik kokardı
    Unutalım mı şimdi kente indiğimiz o ilk günü
    Sabahlara kadar okuduğumuz o kitapları
    Sabahlara kadar düşüncelerimizde yaşattığımız hayallerimizi
    Kar aydınlığında yürüdüğümüz o yolları
    Sen dostumdun benim gülünce güneşler açan
    Bulutlara rüzgara asarım suretini her akşam
    Her akşam mektup yazarım dağlar kadar
    Kayıp bir adresten geliyor sesin şimdi, üşüyorsun
    Unutma dostumsun sen, neredeysen orda ölmek isterim!

    Cevap Yaz
  • Jesus
    Jesus 11.09.2025 - 15:25

    Bütün ayraçları kaldırdın ama unuttuğun
    Bir şey vardı yine de, çiçekleri sulamadın
    Gökyüzü sarardı o zaman bulutlar kirlendi
    Ve ne kadar az konuşur olduk günboyu
    Birden ayrımsadık ki ayrılık orda başlıyor
    Tam da susuşların birbirine eklendiği yerdeEzberlenecek hiçbir şey yok bu dünyada
    Kirletilmemiş bir bulut bile yok artık
    Böyle diyorsun her yolculuğa çıkışımda
    Yaşadığın kent de sana benziyor gitgide
    Ne zaman dönmeyi düşünsem yangın çıkıyor
    Ya da erteletiyorum biletimi son andaUzun bir sessizlik oluyorsun dağlara baksam
    Karşılıksız mektuplar kadar burkuluyor kalbin
    Yazdığım şiirler de canımı sıkıyor artık
    Fotoğraflarımı yırtıp atıyorum tek tek
    Ve ben bütün yapraklarımı döküyorken şimdi
    Eylül diyorsun, tam da orda başlıyor ayrılıkÜşüyünce ağlıyorsun yalnızım dememek için
    Uçaklar gemiler trenler çiziyorsun duvarlara
    Kendine bir deniz bul artık bir de rüzgâr
    Parçalanacağın bir uçurum bul bu dünyada
    Tek tutkun o kenti bırakıp gelmek olmalı
    Ve gelirken havaya uçurmak bindiğin otobüsüBirden ayrımsadık ki ayrılık orda başlıyor
    Tam da çiçeklerin sulanmadığı yerde
    Konuşacak bir şeyler bulamıyorsak günboyu
    Derim ki ayrılık gündemdedir ne yapılsa
    Ve sen bütün ayraçları kaldırdığını sanmıştın
    Ama unutmuşsun yine de ayrılık ayracını

    Cevap Yaz
  • Jesus
    Jesus 11.09.2025 - 15:21

    F.E.S. ve öbürleri içinBir aşk nasıl biterse öyle bitti bu aşk da
    Uzun bir hastalık gibi
    Aralıksız dinlediğim alaturka bir fasıl gibi
    Gökyüzüne bakmayı, dostlara mektup yazmayı
    Çiçekleri sulamayı unutmuşluğum gibi
    Bitti.
    Bir aşk nasıl biterse öyle bitti bu aşk da
    Yürümeyi yeniden öğrenen felçli bir çocuk gibi
    Sokağa çıkmalıyım şimdi ve çoktandır
    İhmal ettiğim dostlara yeni bir adres bırakmalıyım
    Pencereleri açmalı, kitapları düzenlemeliyim
    Belki bir yağmur yağar akşama doğru
    Yarıda bıraktığım şiirleri tamamlarım
    Aşk da bitti diyordu ya bir şair
    Aşk bitti işte tam da öyle

    Cevap Yaz
  • Adwoa
    Adwoa 11.09.2025 - 11:27

    Konuşmak istersen ara beni..Hayatı paylaşmak güzeldir.Sağlıcakla kal

    Cevap Yaz
  • Mutluluk en çok sana yakışır
    Mutluluk en çok sana yakışır 10.09.2025 - 22:50

    Yüzümdeki bu gülümsemeyle uyunmaz bu gece.Teşekkürler

    Cevap Yaz
  • yunus sen bu sözü eğri büğrü anlama
    yunus sen bu sözü eğri büğrü anlama 10.09.2025 - 22:34

    Söz ola kese savaşı
    söz ola bitire başı
    söz ola ağılı aşı
    bal ile yağ ede bir söz…
    dil var tatlı tatlı konuşur yunus sen gibi
    dil var konuşur acı acı bitmez dırdırı
    sözüm değil meclisten dışarı
    sözüm sana değil şahım
    yorumlarım evden içeru…

    Cevap Yaz
  • Üzgünüm
    Üzgünüm 10.09.2025 - 22:00

    Kendime söz verdiğim kadarını tutabiliyorum.Daha fazlası seni mutlu edecekse eğer hiç aramam.Senin için daha ne yapabilirim?

    Cevap Yaz
  • yorumsuzum
    yorumsuzum 10.09.2025 - 20:58

    yanımda dediğim yoruyorya
    tartışmayalım dediğim anlamıyorya
    memnuniyetsiz insanlar
    mutlu olmayı bilmiyorya

    Cevap Yaz

Bu şiir ile ilgili 73 tane yorum bulunmakta