henüz çökmüşken akşamın alacası
bir başka canlanır, laleli yokuşu
kaldırımda dizilmiş birkaç sermaye
sahtenin sahtesi, kopyanın kopyası işvelerle
sarı sentetik peruklarını savurarak
bir o yana, bir bu yana
seçerler… seçilirler…
Sırtımda, taşınmaz yükü göklerin;
Herkes koşar, zıplar, ben yürüyemem!
İsterseniz hayat aşını verin;
Sayılı nimetler bal olsa yemem!
Ey akıl, nasıl delinmez küfen?
Devamını Oku
Herkes koşar, zıplar, ben yürüyemem!
İsterseniz hayat aşını verin;
Sayılı nimetler bal olsa yemem!
Ey akıl, nasıl delinmez küfen?
bir drami harika dile getirmissiniz.yureginize kalminize saglik.ilhaminiz daim olsun.
Çok güzel bir anlatım, yüreğinize sağlık, kaleminize kuvvet Bn.KÜLCÜ
Çok doğru.... Cesur kalemi ve yüreği kutluyorum.
Çok doğru.... Cesur kalemi ve yüreği kutluyorum.
Çok doğru.... Cesur kalemi ve yüreği kutluyorum.
Çok doğru.... Cesur kalemi ve yüreği kutluyorum.
Çok doğru.... Cesur kalemi ve yüreği kutluyorum.
Bu kadınlar seçmiyor o yaşamı... Ya babası ya ağabeysi ya kocası, sevgilisi mutlaka bir erkek tarafından çeşitli şekillerde sokuluyor o yola ve tanışıyorlar yaşamın sadece acı yönüyle. Belki de sevgiyi hiç tanıyamadan. Dile getiren şiirinize Tebrikler. Sevgilerimi yolluyorum.
Bu şiir ile ilgili 8 tane yorum bulunmakta