Böyle mi vururmuş bir bakış, yüreğinden insanı,
Böyle mi altı üstüne gelirmiş dünyanın,
İnsan böyle mi karayı ak, akı kara görürmüş
Binbir kavak yelleri eserken başında,
Bir ayağı maşrıkta,
Bir ayağı mağripteyken,
Böyle mi dalarmış enginlere
I
Hüznüm; süngülü yalnızlıklara itilmiş bir Dersim gecesi,
açlığım; bir deri bir kemik,
sabrım; altı aylık unutulmuşluğuyla bir Bahçesaray'lı
ve korkum; yollarına sinmiş bir çakal
ya gidenler evin yolunu bir daha bulamazsa Anerka!
Devamını Oku
Hüznüm; süngülü yalnızlıklara itilmiş bir Dersim gecesi,
açlığım; bir deri bir kemik,
sabrım; altı aylık unutulmuşluğuyla bir Bahçesaray'lı
ve korkum; yollarına sinmiş bir çakal
ya gidenler evin yolunu bir daha bulamazsa Anerka!