Bin gül versen mutlu olmazdım.
Ellerimi tutup ta gözlerime baksaydın
Bin fırtına seninle inan ki muttlu ederdi.
Tutmadın ellerimden bin gül nasıl mutlu eder?
Yanan yüreğimin ekseninde,
Bir garip sevdalıyım, ben!
Yanıyorum sevdanın ateşinde.
Muhabbet cezası almışçasına,
İzbelerde infaz edileceğim günü,
An be an, beklemekteyim.
Geceme, ay gibi doğdu hayalin.
Sen, kaçıncı uykunun esiriyken,
Ben, sensizlik rıhtımında,
Girdaba, düşecek gibiyim...
Sana olan aşkıma,
İspat mı istiyorsun?
İspatlayacağım şaşacaksın!
Senden isteğim var!
Bu sırrı mı sakla!
Sonra demesinler,
Yüreksiz, korkak, aşktan kaçar.
Yağmurdan, ıslanmayayım der gibi,
Rüzgarlı yağmurda çok ıslanılır.
Çünkü; Şemsiye uçup gider.
Umutlarımız gibi dayanamaz...
Gülüşlerine hüznümü takıp,
Güvercin kanadında,
Uçurur gibi, uçurdum.
Gözlerinde demlenip,
Her an, saadetin,
En yüksek mertebesine eriştim.
Biz seninle, bir araya gelince,
Dillerimiz lal olur.
Gözlerimizde ki; bin, bir kelime,
Yüreğimize kor kor, ateş olur.
Biz sevdamızı, dile getiremeyince,
Senin duygularını soymak,
Yumurta soymaya benziyor.
Duyguların tazeyse,
Çok zor soyuluyor.
Bayatsa zaten soymak,
Hiç zor gelmiyor.
Bir zamanlar seven,
Bir kalbim vardı.
Şerefsizin biri!
Aşktan soğuttu.
Diz çöküp yalvardı.
Seni seviyorum,
Sarsan beni,
Sarsam seni,
Yaksan beni,
Yaksam seni,
Sevsen beni,
Sevsem seni!




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!