Yankılanırken boşlukta, beşiklerin sessiz feryadı,
dökmesin gözyaşlarını, yataklarındaki minikler,
Hiç boğulmasın, anneler kederlere,
kara çalıp, dertlenmesin analar.
Dağlamasın yürekleri, gürültülü bombalar,
yakıp kavurmasın içimizi patlamalar,
Takmaz kimse beni, oysa söylenecek çok şey var,
fark etmese bile söylerim yine de.
*
Aktarmak yerine başkalarının öykülerini,
bırak sessizleşsin, el alemin dili,
Paylaşıp anlat, kendi içinden çıkanı,
anlat ortaya, kendi hikayeni.
Hatırın olur, bende o zaman,
bilirim ben de, senin kıymetini,
Diline dolayacağına, geçmişteki saçmalıklarını,
vurma yüzüme, geçmişin yanlışlarını.
*
Issız dehlizlerde, yok olurken yankılar,
uçmuş elden, bizim sandukalar,
Geri gelmez, ne yazık gidenler,
yüreklerde acıları, geçmişin aynasında fısıltıları.
Bilgili olmalı, yöl gösternler,
değerli olmalı, boşlukta süzülenler,
Ne kadarsa getirisi, etraflarını ölçmeli,
çağa dönük bilinçleri, sonsuzluğun döngüsünde.
*
Yankılansın boşlukta, ritüelin ağıtları,
bağlansın hayatları, molla huzurunda,
Ersinler muradlarına, mutluluk bulsunlar,
yerli yerinde olsun her şeyleri, maksatlarına ulaşsınlar.
Sular aksın yıkananlara, hem banyosu hem hamamı,
hazır mekanları, bedensel arınmanın,
Hadi canlarım, ne duruyorsunuz,
girip yıkansanıza, temizlensenize sonsuzlukta!
*
Öte dünyanın cazibesi, geçiciliğin dansında,
madem ölümlüyüz, ahiret evimiz,
Kapansın hüznün perdesi, bitsin bu oyun,
bitsin elemimiz, bırak oynasın oynayanlar.
Azaldı şimdi zamanımız, geldi sonbahar,
uzatmaz isek lafı, vakit dar, zaman az,
Evet efendiler, indirelim perdeyi,
son sahnenin sessizliğinde, kapansın son perde!
Kayıt Tarihi : 22.6.2025 15:37:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!