masamın başındayım
belki şiir yazacağım
birazdan
kaynatacağım kahveyi düşlerken
belki kalemi bırakıp
ellerimi birleştireceğim ensemde
belki de müziğin ritminde
yüreğim dansa katılacak
belki birazdan fırtına kopacak
belki de balkona çıkıp
Antakya’nın aydınlığını izleyeceğim
evet
evet evet
bu benim saatim
yirmi dördü biraz geçmiş
incilerimi dizme zamanım
mısralar aşağıya doğru çoğalırken
şiirimin adı da ortaya çıkacak
belki şiir yazacaktım ya
ellerimi de birleştirecektim ensemde
ya yüreğimin dansı
fırtına,
masamın başına geçtiğimde
kopmuştu zaten
bir kahve zamanıdır şimdi
ve balkonumdan Antakya’nın aydınlığı…
Her şey yerli yerinde; havuz başında servi
Bir dolap gıcırdıyor uzaklarda durmadan
Eşya fışkırmış gibi tılsımlı bir uykudan,
Sarmaşıklar ve böcek sesleri sarmış evi.
Her şey yerli yerinde; masa, sürahi, bardak,
Devamını Oku
Bir dolap gıcırdıyor uzaklarda durmadan
Eşya fışkırmış gibi tılsımlı bir uykudan,
Sarmaşıklar ve böcek sesleri sarmış evi.
Her şey yerli yerinde; masa, sürahi, bardak,
Antakya kalmadı Nebih Bey. Yüreğinize sağlık. Tebrikler...
Bu şiir ile ilgili 1 tane yorum bulunmakta