Bende sığar iki cihân ben bu cihâna sığmazam
Cevher-i lâmekân benim kevn ü mekâna sığmazam
Kevn ü mekândır âyetim zâta gider bidâyetim
Sen bu nişân ile beni bil ki nişâne sığmazam
Kimse gümân ü zann ile olmadı Hakk ile biliş
Her sevincin her kederin
En ölümsüz sevgilerin
Sonsuz denen göklerin
Herşeyin bir sonu varsa
Ayrılıkların da sonu var
Bir gün çıkıp geleceksin
Devamını Oku
En ölümsüz sevgilerin
Sonsuz denen göklerin
Herşeyin bir sonu varsa
Ayrılıkların da sonu var
Bir gün çıkıp geleceksin
Tanrısal alan ve onun bütünlüğü içinde, var olduğu güzellikle dillendiren ışığın ışık elçileri, ne zaman anlaşılır ki o zaman varlığımız tevhid e erer. Onu katledenler, tüm ışık elçilerine yapılanların bir hulasasıdır! Dünya onlara yapılan kötülüklerin bedduası içinde mutlu olması mümkün değildir. Bizler uyandıkça Tanrının sevinci artacaktır. Zulümler yaşamdan uzaklaşır, bu sevinç sonsuzluğu doldurur olacaktır. Bunun adı cennettir. Bu cennet kalpten kalplere aşk ile meşk edeceğiz, güzel eyleyeceğiz...
Mende sığar iki cahan, men bu cahana sığmazam,
Gövher-i lamekan menem, kövnü mekane sığmazam.
Arşla ferşü nun mende bulundu cümle çün
Kes sesini ve ebsem ol, şerhi beyane sığmazam.
Kövnü mekandır ayetim, zati dürür bidayetim,
Sen bu nişanla bil meni, bil ki, nişane sığmazam.
Kimse güman-ü zan ile olmadı hak ile biliş,
Hakkı bilen bilir ki, men zann-u gümane sığmazam.
Surete bak menini suret içinde tanı kim,
Cism ile can menem, veli cism ile cane sığmazam.
Hem sedefem, hem inciyem, haşru sırat esenciyem,
Bunca kumaş-ü raht ile men bu dükane sığmazam.
Genc-i nihan menem men uş, ayn-ı ayan menem men uş
Gövher-i kan menem men uş, behrev-ü kane sığmazam.
Gerçi muhite zemem, adım ademdir, ademem,
Dar ile künfekan menem, men bu mekane sığmazam.
Can ile hem cahan menem, dehrile hem zaman menem,
Gör bu latifeyi ki, men dehr-ü zamane sığmazam.
Encüm ile felek menem, vahy ile hem melek menem,
Çek dilini ebsem ol, men bu lisane sığmazam.
Zerre menem, güneş menem, çar ile penç-ü şeş menem,
Sureti gör beyan ile, çünkü beyane sığmazam.
Zat ileyem sifat ile, kadr ileyem berat ile,
Gülşekerem nebat ile, beste dehane sığmazam.
Nar menem, şecer menem, arşa çıkan hacer menem,
Gör bu odun zebanesin, men bu zebane sığmazam.
Şems menem, kamer menem, şehd menem, şeker menem,
Ruh-i revan bağışlaram, ruh-i revane sığmazam.
Tir menem, kaman menem, pir menem, cavan menem,
Dövlet-i Cavidan menem, ayinedane sığmazam.
Gerçi bugün Nesimiyem, Haşimiyem, Kureyşiyem,
Bundan uludur ayetim, ayet-i şane sığmazam.
Önce şairi rahmetle anarak günün şiiri hakkında yoruma başlamak istiyorum. Birincisi şair hayatıyla ilgili hiç bir bilgi verilmemiş. İkincisi, benim bildiğim kadarıyla Nesimi Aruzu en iyi kullanan 14. YY. Türkmen asıllı Azeri şairlerindendir. Şairin asıl adı İmadüddin veya Nesimüddin dir. Peygamber soyundan geldiği için Seyyid de denilmiştir. Şeyh Şiblinin dervişlerinden olan şair bir ara İranda teşekkül eden ve Hurufiliğin önderi olan Fazluhlah-ı Hurufiye intisap etmiş ve daha sonra ayrıldığı söylenir. Şairin bu gazelini bilmiyorum ama burada gördüğüm kadarıyla şiirin bazı yerlerinde divan edebiyatında pek hoş karşılanmayan hatalar var. Hatta bu şairler ki aralarında Kadı Burhanettin Amedi gibi o dönemin büyük şairleri, Türk edebiyatında mazmunları kullanmaları bakımından kurucu şairler diye anılırlar. Ayrıca şair hakkında yukarıda bilgi verilmemesi yukarıdaki şiirinin alındığı kaynağın da belirtilmemesi de ayrı bir konu ama her şeye rağmen güne düşen güzel bir şiir tebrikler
Her ne kadar biraz Türkçeleştirilmişse de 14.YY'dan günümüze gelen Azerî Türkçesinin güzelliğini; şiirdeki mana derinliğini ve zenginliği fark etmemek mümkün değil. Her dizede insana dair bir sır gizli sanki...
Bu güzel seçim için teşekkürlerimle...
Bu şiir ile ilgili 14 tane yorum bulunmakta