Hangi aç kurtların
sofrasını süslüyordur
çıplak baldırların
ve
inceldiği yerden kopası bellerin
Hangi kalın enseyi okşuyordur
O mavi gözlü bir devdi.
Minnacık bir kadın sevdi.
Kadının hayali minnacık bir evdi,
bahçesinde ebruliii
hanımeli
açan bir ev.
Devamını Oku
Minnacık bir kadın sevdi.
Kadının hayali minnacık bir evdi,
bahçesinde ebruliii
hanımeli
açan bir ev.
'Ne güzel komşumuzdun sen Fahriye abla' demek istemiş aslında Muammer bey, başaramamış ama, Bakiye'ye olan sitemini onu alçaltıp azıcıkta özendirerek (erkek gözüyle) biraz fantazi katarak her zaman ki cesaretiyle...adını çok iyi hatırladığından ve hatta unutmadığından eminim...şiir güzeldi, düşündürdükleri ise herkesin algıladığı gibi toplumsal bir yara mı, kadına erkeğin bakış açısı mı yoksa eğitim sorunu mu...bence hepsi...inceldiği yerden kopası belin derken hem incecik belini övmüş üstad hemde ulaşamadığı o bele sitem etmiş...sanırım insana özgü (erkeğe demiyorum bakın) ulaşamadığına mındar deme güdüsü bu.Ayrıca şiirde Bakiye'nin hoyrat ellerde oluşu da dile gelmiş 'hangi zilzurna çuvallıyordur bedenini', 'Hangi karanlık ve çukur-bakışlara gebe kalıyordur', 'hangi camız derisi körük çekiyordur içine şimdi' bu bölümlerde erkeksi bakışı yerden yere vurmuş aslında neden buraya kimse değinmemiş... benzetmeler ve fantazileriniz güzeldi...teşekkürler...
sevgili dostlar,
Sözün başında hemen belirteyim ki, Muammer ÇELİK'i severek ve sürekli okuyorum.şiirini seviyorum,değer veriyorum.şiirlerinin güzelliği kadar yüreği de güzel bir dost,o..ve üretken bir şair...bize gurbet diyarlarından sıcak esintiler gönderiyor...bakiye şiiri bence güzel bir çalışma..şiirin güzel olması eleştirilmeyeceği anlamına gelmez tabii ki...yine çok değerli bir şair olan Oğuzkan bey , güzel bir şiire güzel bir kritik yapmış..saygılı,düzeyli ve estetik kalıplar içinde..şiir eleştirisini bir makale, fıkra ya da roman eleştirisi gibi algılamamak gerek ..şiir yorumlarının , beğeni ilanı ya da beğenmeme ifadesi olmaktan ziyade sanatsal bir kaygı tasıması ve estetik ölçüler içinde yapılması gerektiğini belirtmek istiyorum...sadece şiirin içeriğini ön plana alarak ,işlenen konuyu haklı veya haksız ilan etmek ne kadar yanlış bir yöntemse ; şiir temasını haklı görenler veya görmeyenler diye kamplaşmak ta o derece hatalı bir tutumdur...şair elbette dilediğini dilediği gibi söyleyecektir...okur onu dilediği gibi yorumlayacaktır...ve bunu bir entelektüel düzeyde yapacaktır...
şair kendini ifade ederken en uygun sözcükleri seçmiş midir ,en elverişli dizeleri oluşturmuş mudur ?..şiir biçimsel olarak ve muhteva itibarıyla sanat çerçevesinde midir ? şiirin fonetik değeri, ses yapısı ne alemdedir ? imgeler..çağrışımlar bakımından zengin midir ? söylenmek istenen açıklıkla,anlaşılır analatılabilmiş midir ?
şiir okurları bir şiir üzerinde görüş bildirirken şiirin temel ilkeleri ve sorunları , imkanları ya da sıkıntıları konusunda kafa yormalı ; fikir üretmeleri , şiir yazıcısına bu şekilde yol göstermelidir...
en azından Antoloji üyeleri , hiç kuşkusuz bu düzeyde bir birikim sahibidirler...şiir tenkitçisi şairi haklı ya da haksız ilan eden hakem değildir..fikirini açıkça söyleyen ,yol gösteren bir eleştirmendir ; bu yönüyle de şair kadar sorumluluk taşıyan bir mevkidedir.
bütün bunları sevgili dost Muammer ÇELİK ' e ve onun şiirini yorumlayan değerli dostlara verdiğim değerden ötürü yazıyorum...şiiri beğendiğimi daha önce söylemiştim...Oğuzkan beyi düzeyli ve ifade kutreti yüksek eleştirisinden ötürü kutluyorum...diğer yorum yazanları da...
gördünüz mü...şiir bu kadar zihin cimnastiğine yol açarak daha şimdiden önemli bir misyon üstlendi bile..
Muammer ÇELİK 'ten üretkenliğini sürdürmesini, şimdiye kadar olduğu gibi bundan böyle de güzel şiirlere imza atmasını bekleriz.tartışılan kişi olmak, tartışılmaya değer ürünler vermek güzeldir...
vahdet nafiz aksu
Okuduğumda öyle şeyler düşümdüm ki deli dostum bilemezsin, neydi dedim acaba bu Şaziye'yi Bakiye kılan....Tşk ler....
Anlatılalar ancak karşıdakinin alabildiği kadadır.
İşte benim aldıklarım;
Şiirinizde erkek içten içten eski bir aşkı yücelttmiş,ama aşağılayarak..! Yalnız karşıdakini burada görmek kendini daha da aşağıya indirmek demektir aslında...Toplumsal yara ve kadınlara gösterilen değerle ilişkilendirilmiş yalnız bence de toplumsal bir yara ama kadının yarası değil asla...!
Kesinlikle erkeklerin yarası bu.....!
Teşekkür ve TEBRİKLER....
..........Perihan Kalender.......
Harika bir anlatım kutlarım ama sanırım eksik hep çuvaldızı biryerlere batırmışsın dostum bence iğneyide batırmak lazımdı az biraz değilmi oynaklar zilliler naciyeler sanırım yerden mantar biter gibi bitmiyolar ama ben pencerenin diğer yönü için söylüyorum bu sözü yoksa şiir ve dizelerin için değil bundan sonraki ilk dizelerin mutlaka o camızları anlatan olmalı yoksa haksızlık olur unutmayasın sevgili dost kutlarım
ben bu tartışmadan çekiliyorum ve nokta koyuyorum, anladım ki kendimi ifade etme sıkıntım var bu bir, çoğunluktan farklı bir algılama mantığım var bu iki, kadınlar yukarıdaki şiiri sevdiler ve çok olumlu buldularsa kadınlardan bana ne bu üç, verdiğim rahatsızlıktan dolayı kusura bakmayın bu dört, gene ratinge ihtiyacı olamayn bir dostumun ratingini artırdım bu beş sabah tıklanma sayısı 200 leri geçer, sevgili muammer devam et senin yazdıkların en azzından düşündürüyor
hem senin şiirin ve hem benim yorumuma alınarak yazdığın şiir altı yazısı, hem de benim yorumum bu denli tartışmaya yol açtıysa tartışacak bir şey vardır demektir. şiirin de bazen görevi bu olmalı belkide. ben kadının aşağılanmasına karşı bir duyarlık gösterdim, ilginçtir bu duyarlığımı bayan arakadaşlara bile ifade edemedim,'Zilli Duriye miydi senin adın
oynak Naciye miydin yoksa
bana olan sözünü tutmayan
*Bakiye 'ydin oysa...! ? ' dizelerini bir okuyuın iyice sindire sindire okuyun benim algılamamı algılayan olacak mı, buradan sen bana verdiğin sözü tutmadığın için, zilli düriye, oynak naciye ya da ondan bundan bakiye oldun anlamı çıkar mı çıkmaz mı. eğer düşmüş, düşürülmüş oyuna getirilmiş kadınlardan söz eden bir şiir olsaydı bu zilli, oynak, değirmen taşı kalçaların aslında onların haketmediği lakaplar olduğunu ve bu hale getirenlerin bundan utanması gerektiğini anlatan bir şeyler olmalıydı.bu şiirde şairin'inceldiği yerden kopası bellerin
Hangi kalın enseyi okşuyordur
şimdi kim bilir
kırılası o uzun parmakların...
Şaziye miydi neydi senin adın
değirmen taşı gibi dönen kalçaların ' dizelerinde bir toplumsal yaraya feğindiğini söyleyebilir. arkadaşlar sevgili çelik ben kesinlikle ahlak bekçili yapmıyorum, böyle bir niyetim de yok, sadece algılamamı söyledim, ve bu algılamamda şiirinde kadınların alçaltıldığını düşündüm, bu benim düşüncem ve sadece beni bağlar, bazı arkadaşların ifad e ettiği gibi ruhsal durum yansıması falan değil
kafa yapısı sadece okuyanda değil yazan da da vardır, yorumlarımız kimselerin yorumlarını engellemez ve burada böylesine güzel de bir tartışma ortamı yaratır. sen tabii ki bildiğin gibi yazacaksın, bizde bildiğimiz gibi anlayacağız, şiir, resim, müzik insanın önüne kabal gibi konulmaz herkes, okuduğunu, gördüğünü, duyduğunu yorumlar
maruzatım budur herkese sevgilerimi iletiyorum
Muammer Bey, şiiriniz güzel cömert ve anlamlı,
ama, bırakın isteyen istediği gibi algılasın derim, yanlış anlaşılmak gibi bir kaygısı olmamalı şairin,
şair duygularını yaşadıklarını, özlemlerini, yazar,
okuyan kendi kafa yapısına, ruhsal durumuna ve yüreğinin güzellik-çirkinliğine göre yorumlar,
neden benim yada bizlerin farklı yorumlalamıza engel oluyorsun ki...
saygılar
tam tersine sevilene verdiğiniz değeri anlatmışsınız,seven yad olunur,sevilen bilinmez,Dost
saygılarımla
Muammer Bey, bir şiir yazmışsınız, herkes coşmuş vallahi.
Demek ki önemli bir konuymuş kadın sorunu.
Kutluyorum
Bahattin
Bu şiir ile ilgili 42 tane yorum bulunmakta