aklımı yitirdiğim kuyularda
bir deli bilmecesi
ve körebe oynar gibi
o baştan o başa kovalarda
yinede yetişemem çocukluğuma
neyi kimi boşversem
biliyorum hiç bitmeyecek bu yangın
gitmeyecek hayalin gözlerimin önünden bir türlü
kristal düşlere uyanacağım sensiz
kırılıp kırılıp sana döneceğim çaresiz
sana benzeyecek bütün gözler
tüm dokunuşlar senin olacak
sen gittin şimdi
ve ben dönmeni bekliyorum hala
gözlerim yollarda
yatağıma uzanmış seni düşünüyorum
şiirler biriktiriyorum sana
kimseyle konuşmuyorum sen gideli
bir adam var düşlerimde
sadece gözlerini görebildiğim
yaklaştıkça daha bir uzaklaşan
koşuyorum yetişmek için ona
önüme yeni yeni kapılar çıkıyor ben kapıları açtıkça
ne geri dönebiliyorum ne de ilerleyebiliyorum
bırakta kendime kalayım bugünde
bırak hiç dokunma
öylece yıkılayım gecenin üstüne
geçmişten kalma ne varsa sileyim şişelere sığınıp
kendimi unutup seni hatırlayayım
zamanın yürek burkan inlemelerinde
yandı dediler o eski oyun yerimiz için
ilk orda öpüşmüştük senle
sonra suçlu gibi yakamıza iğnelemişlerdi bu günahı
bütün korku filmlerinde o aynı basılma korkusu ve
bütün itiraflarım yazılı
saçlarıma yaptığın papatyadan taç gibi
bu gece beni düşün
izin ver bütün gereksiz düşüncelere ve sadece beni düşün
ben geleyim aklına
bir kumsaldayız yürüyoruz
sımsıkı tutmuşum ellerini
belli belirsiz cümleler
artık hiçbirşey eskisi gibi değildi
papatyadan taçlar yapamıyorduk sevgilimize
gri binalarda sevda tüketiyorduk bilinçsizce
buğulu camlara adını yazıyordum siliniyordu
kimse bilmiyordu seni sevdiğimi
hiçbir ağaç gölgesinde adın geçmiyordu
içimdeki çocuğuda alıp gittim
artık seni terkettim
yoksa sen beni öldürecektin
peşimde olacaktın hep kabus gibi
sürekli ağlatacaktın
biliyorum acımasızsın
aşıklar sır olup uçtu güvercinlerle
ne zaman bir gözyaşı akıtsam ismini anar oldum
bilmiyorum ben mi umutsuzum yoksa hayat mı çok acımasız
nereye baksam sen
bana güler gibisin sanki
güldükçe yıldızlar kayıyor gökyüzünden
Harika bir kurgu ve hiç hikaye sıkıntısı yok, zengin anlatım ve cok farklı bir aleme yolculuk etmek isteyenler bu yazıları okusun lütfen... Tebrikler Ayşegül hanım.