Ağır gelir dünya kahrı
İçer yanar canlar zehri
Kasabası köyü şehri
Gezdim huzur bulamadık
Baktım olmuş yüzler riya
Dünyaya onca zulmü yaşatan sizlersiniz
Kendinden olmayanı öldüren medeniyet
Yeryüzünü vahşice kuşatan sizlersiniz
Mazlum garip kanıyla dolduran medeniyet
Biraz acayipti sezdim halinden
Beni az samimi buldu yanaştı
Kimse tutmamıştı sanki elinden
Selam verdim oda aldı yanaştı
Konuşması eksik kesik donuktu
Mazlumu görmezse o iki gözün
Kul olsan nafile için çürümüş
Güzellik değilse eğer ki sözün
Kalbini bilesin, nefret bürümüş
Artık bu sevdanın ne anlamı var
Bu canı ikiye böldükten sonra
İstersen bir daha gelme bana yar
Bu can sensizlikten öldükten sonra
Yaklaşıyor seçimler geldi yine zamanı
Boş vaat boş palavra YALAN istemiyoruz
Sakın başkan olunca diletmeyin amanı
Devletin kasasından ÇALAN istemiyoruz
Gönül dara düşüp hicran eylerken
Hemen bırakıp ta kaçmak mı gerek
Yaralı yüreğim,, sensiz inlerken
Biriken zehrini saçmak mı gerek?
Bir güne sığmaz ki sizin sevginiz
Bize tutunacak daldır kadınlar
Peygamber’den(sav)gelir sizin övgü'nüz
Cennete götüren yoldur kadınlar
Aldanıp kanmaya gelmiyor sana
Sende geçicisin yalansın dünya
Tutuşup yanmaya gelmiyor sana
Dertleri başlara salansın dünya
Ne kadar yaşasak elbet sonun var
Ülkemde kargaşa bir eylülün gecesi
Daha taze fidanlar sökülmüştü Eylül’de
O kahpe düzenlerde ölüp gitti nicesi
Ana,babanın boynu bükülmüştü Eylül’de
Sağcı soldu diyerek yandı fitne ateşi
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!