Yahudi'nin ağlama duvarına gibi bir dayatmacılığa
O her haliyle kokuşmuşluğuyargısız infaza
Mahkum etsin diye Avukat tutuluyorsa
Niye Adliye var acaba sorusu doğar bütün kapsamıyla...
ihtiyarlayıp, cinsel ihtiyaçları geçtikçe
Gerçek tutkunun ne olduğunu umutuyordur mutlaka
Unutmasaydınız bu yaptıklarınızı yapar mıydınız sorusuyla
Yaşlanınca erkeklere ne oluyor düşüncesini anlıyor mu acaba?
İnsanlığı uygarlığa taşıyan bir emek bilincinde ve kayıtsız şartsızlığına uyumlanan insana ancak sevgimi de veririm. Sevgisiz her çiçek solar. Türklüğümü, Türkiye'mi rahatsız edeni rahatsız edeceğim şüphesiz. Bu anlayış içindir:
Emek yüceliğine Anne deriz biz, her iyiliğin hakkını da bilmeyi severiz hür milli ruhumuzun yüceliğine; Vatana Anavatan, toprağına Anadolu, yasasına, Anayasa deyişimizdir Türk'ün medeniyet aşkı. Medeniyetimiz aşk medeniyeti. Bu yüceliklere karşı koyan, Anayasa'yı parmaklayan insanlık düşmanları diye tarif etmeye kullanılır sanıyorum, yaptıklarının şeklini anlatabilmeye:almış anasını kucağına, ayırmış bacağını, dolanıyor ortada....
Bunların anaları sormuyor mu acaba, bu hal ile ne yapıyor olduklarını veya rica etmezler mi acaba, yeter bu kadar, indir beni artık diye... Bir örnek olarak düşünülebilir; Yangında alev ile itfaiye arasında tarafsız kalınır mı? Chuerchill bir olayda kendisini 'taraf' olmakla suçlayanlara demiş böyle. Köşe yazarımız Hasan Pulur yazısına almış bu düşünceyi yüreğinin sesiyle ve diyor ki: Anayasa taraftır ve olacaktır diyerek onaylıyor aklım, fikrim, yüreğim... Devletin kuruluş felsefesine taraftır ve olacaktır diyorum elbette... Türkiye'de parti sadece kapatılmıyor, parti çatısıyla yolsuzlukları, millete zahmet etmenin o şerefsizlikleri kapatılıyor hatta birlikte diye de ekliyorum ve kapatılacaktır gelecekte de...
Anayasa maddesidir
Cana, mala, ırza girilmez diye
Evime girdiler hukuk türeticileriyle
Sesini duyuyorum diyenleri ol, iş ahlakı ile
Yalnız yaşayana, kadına, çocüğa, özürlüye
Kendi yağında kavrulmayı şeref koruyan yüreğe
Her saldırı yargılanır bütün kapsamlı işlevi dahilinde
Sesini duyuyorum diyenleri ol, hukuk yüceliği ile
Kendilerince diyorlar ki, Türkiye bu işte
Rüşvetsiz güne gün demez, memuru, makamı bile
Benziyor bu tefecilere diye düşünülür elbette
Sözünü duyuyorum diyenleri ol, dikkat gözetimi ile
''Bana Usame'nin kellesini getirin'' diyen Bush acaba davet çıkardığını bilmiyor mu? Biri de çıkıp ''bana Bush'un kellesini getirin'' demez mi, diyemez mi? Kaç kuruşa diye pazarlık etmeyi mi sanat anlamak demektir diyerek dolanmalı mı insanlık içinde? İnsan içinde dolanılır elbette, insanlık bir uygarlık yüceliğidir oysa. Mimarlar örneğin, projeyi akılda, yürekte, gönülde tasarlar, şekillendirir görsel olacak halini. Zira, yüce olan millettir! Sadece Parti değil, sapıklığı önlenemeyen siyasetiyle siyasetçileri değil kapatılacak olan, disiplinli bir terbiyedir sevgi, yargılanacaktır da bütün kapsamıyla hukukta...
Acaba öğrendiği hukuk keyfiyeti mi idi bir Avukatın, eğer müvekkil ödüyorsa ücretini, gel beni Yahudi'nin ağlama duvarına daya mı demek içindi, üstüne üstlük lafı yediriyor olmak müvekkile, keçi can derdinde, kasap yağ derdinde misali, canını, malını, ırzını kaybetmiş, hak yolunu arşınlamanın o dermansızlığa terk edilmiş haliyle de öldürülmesini engellemeye çırpınıyor öylece... Türkiye Cumhuriyeti makamlarındaysa eğer bu rüşvetler, bu Yahudilikler, demez mi hiç bu müvekkil, herkes değil, Türküm ben, kusturuyor bulanıklıkları, midem hassastır, hukuka sokuşmayın sapıklıkları... Yüce Türk Milleti benim adımdır, hizmet verecek olanlar yücelik bilmeliler demeyecek mi yani? Yüreğimin kılıcını bilemeyin, elim yüreğime çok yakın, çılgınlaşır Türk damarım, çılgınlığımı bilirim ama, çılgınlığımın sınırını bilemem, zira, çılgınlık bilir sınırını ancak, hep düşüncelere doğdum Türklüğümü denilen sınır değil midir bu? ....
Herkes değil, Türküm ben, saygı isterim hür sevgime
Yaşayan ne varsa yakınımda uzağımda da
soysuzluğu soylanan sapıklığı salgınlaşıyorsa dünya huzuruna da
Sesini duyuyorum diyenleri ol, yücelik bilenleri ile
Yaşatmayanın yaşam isteğini o değeriyle düşünmeli
Hırsızın can yongasını cebinden delecek sonuçtur, bilmeli
Mayası çamur, rengi dipsiz, dili soysuzluğundan da serseri
sesinizi duyuyorum diyenleri var onların, hukuku korumalı
Alıntı yoluyla, düşünürlerden sözlerini de ezberci
Değil bir aileyi, bir solucanı bile sakıncalıdır yönetimi
Milletin adına kredi alıp millete kambur yığışan Yahudiliği
Millete eziyetin yasağı ol, siyasete asillik seviyorum diyenlerle
Sadece seçmenlerle sınırlı bir süreye görevlendirilen hükümet, ülkenin makam, unvan ve ordusuna, yani yüreğine ve hatta milli varlığına sahiplik taslanırsa, bir diğeri seçilince de bunların hakkından gelecek yine bütün memuriyetlerle ve böyle çatışacak kardeş kardeşi katlederken, hükümet sırtarıklığını şekillenmiş bu edepsizlik cebini dolduracak sadece, tefeciliğin hizmetine.... Ey sefil serserilikler, Cumhuriyete, Anayasa'sına saldıracak hakkını kişiselliğine basit bir servet adına mı şerefleniyorsunuz bu soysuzluğu? Buna mı yüce millet aşkı feda eder kendini?
Türk Milleti vatandaşlık bilincine görevini de, ödevini de unutmayı sevmiyor! Türk Milleti vatandaşlık bilincine görevinin de, ödevinin de unutturulmasını sevmiyor!
Bodrum, Haziran 2008
Sevinç KavukKayıt Tarihi : 21.6.2008 00:12:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!