Sensiz imkansız,
Tutunuyorum saçlarından,
Tamamlamaya ürktüğüm hayata.
Bir damla düşüyor,
Yüreğimin,
Sensiz kalma korkusu bürümüş,
Kabak çiçeği gibi açılmışsın,
Hiç kapanmayasıca!
Ortalığa saçılmışsın,
Toplanmaya vakit bulamayısıca!
Bentleri aşmışsın,
Engellerle karşılaşmayısıca!
Kalbimin ince sızısı,
Gizemini bırakarak bana
Nasıl da kıydın,
Ömrü-bahar aşkıma!
Üzgün görünüyorsun çiçek,
Ağlamaklı....
Hatta incinmiş..
Hangi acımasız el
Uzandı dalına,
Hangi dil
Hayatın sıfatları,
Çelik kapılar örüyor...
Uzansan tutabileceğin
Cennet misali
Şu dünya’da!
Geliyor sinsi bir karne günü,
Heyecanlı mısın oğlum?
Pekiyiler senin, bileğinin hakkı,
Eksilerin varsa, o biz’e düşen
Kalbin, minik bir serçe
İki damla gözyaşı,
Biri sana hayat olsun!
Diğeri bana zehir!
Senin sildiğin aşkta,
Gelecek senin güzelliklerin,
Saatleri ayarlanmış insanlar,
Saatleri sabahın sekizine..
Saatleri akşamın beşine..
Rollerini kanıksamış insanlar,
Masa başına ilk oturduklarından,
Sana, çiçekler getirdim baba,
Sana, torunlarından sevgiler
İğde kokularını getirdim sana,
Hanımeli ballarını...
İyot kokusunu Ege’nin..
Toprağın kokusunu örtmek için,
Beni ipsiz kuyulara attılar,
Kör olsun gözlerin senin...
Beni kırık kanatlarımla...
Yad lara karıştırdılar...
Adın 'Ah' olsun senin..
Güzel bir dünya da güzel duygularla yürürken
şiirlerini arzu adında bir arkadaşı ararken okudum. beğendim doğrusu. ayrıca aşka ömür biçilirmii şiirin iyi maya tutmuş. basit ama kurgusu iyi bir anlatım sergilemişsin. bize de anlamak kalmış :) benimde şiirlerim var eğer okumak ve eleştiride bulunmak istersen: ahmet öztürk adıyla varlar. eee aşk ...