Kendimi kopya  ettiğim   aşklar sarmalında, yaptığın sarmaların aklıma geldi. Aklımda  kalmış  sarmaların  ve sarılmaların.
-Ben sarmayı severim Bennara.
-Kaçınılmaz olan, kaçırılmış olan değildi. Bir fırsatın tepmesi de değildi gidişin.Dersin kaderiydi.
-Arkada bıraktığın  mazinin muhaririyim.Yazılmamışlığın diliyim. Kaderi, değil, kendimi yazdığım senli kopya yaşamların  arşivindeyim.
-Saplantı değil,  yüreğimde  tadı  kalan sevginin   eğitilmesidir, bitmemesi ya da bitirilmesine    uğraşıdır.
İçinden geçtiğim  yaşamın  yamasındayım.Sevdiğin kadar  kalmış   bir parçasın.Y’amalı  bir  aşk ermişi neyse ben  oyum.
-Dikiş tutmaz geleceğin gölgesinde sensizliği iyileştiren sevda doktoruyum.Önce sensizlik iyileşmeli ki sen ve sonra ben…
Başrol oyuncusu olduğun   hüzün   filmin  sonu  gelmiyor.Yalnızlığın  sahnesi çöktü.  Senli demlerin dekoru    yok oldu.Gözümde seni canlandırdığım kadar  çekiliyor   film.
-Figüranların  var  sevda  seherimde.Beni sıcak yatağımda  ısıtan  emellerin   emeli geldi.
-Hangi emeline    tarih olayım  dedi.
Dedim dünyanın üçüncü  büyük aşkını biliyor musun? İlki  Adem’le Havva, ikincisi  Kabil- Habil sevdiği ortak  kız  ….
Üçüncüsü  LENİSKO İle YOKO:
Bu öykü  benim dilimle   o  gün yaşanırcasına yazılmıştır Bennara
Yoko, Lenisko’yu çok sevmektedir.
Hayatın yüreğine dokunduğunda susup kalmış.Taş  devrinin   imkansızlıkları içinde çareler düşünmüş.Taşlara,onu sevdiğine dair işaretler yazarak onların yaşadığı mağaraya   kadar  gitmiş.
-Her taşta  bir duygu  resmini nakşetmiş.  Beyaz  taşlar üstüne yapmış,  taşları gece karanlığında  dizerken ikisi bir birine  sürtünce kıvılcım çıkarmış. Yoko,  gece karanlığında  taşı  yola   dizmekte zorlanmış.O taşların tesadüfen  vurmasıyla   kıvılcım çıkarması onun aklına  onları sürterek aydınlık     yaratmaya çalışmış.Derken oradaki çırpılar   tutuşmuş.Gece  ayaz, herkes mağarasında  uykusunda.Alev  yükselince   ateşin kokusunu  duyan  Lenisko, ateşi  merak edip   yanına gelmiş.Yoko,  ateşin üstünde atlayarak  Lenisko’nun yanına gitmiş.İkisi ilk kez bulunan ateşin etrafında sarılarak  ısınmış, ateşin aydınlığında  göz göze kalıp susmuşlar. Öylece  uyumuşlar, ateş onları  yakmış,  o sırada   Lenisko’nun annesi gelmiş.Onları  çekmiş  ateşin içinden,  yanıklar içinde aylarca  kalmışlar.Ateş sönmüş, bütün  herkes  Yoko’nun  iyileşmesini bekliyor. Çünkü bulduğu şeyin  gizemi, faydası, büyüsünü sormaya.Yoksa,  Lenisko,kabilesi normal şartlarda bu yasak ilişki yüzünden  Yoko’yu  öldüreceklerdi.Ateşi bulmasıyla onu affedeceklerdi.
-Yoko, sevdasıyla yanarken, gerçek anlamda  da yanmış.Derken  altı ay  sonra  Yoko, kendine gelir.
*Lenisko   kabilesi çok güçlü,Yoko, küçük  ve  bir kabilesi vardı.Onları yenmesi imkansızdı.
Leniskonun  kabile lideri,Yoko’dan ateşi nasıl bulduklarını   sorar,  öğretmensini ister.Aksi halde  öldüreceklerini der.
Yoko:
-Eğer,Lenisko ile evlenmeme izin varsa  ateşi  öğretirim.Kabile buna karşı çıkar.Gelenekler gereği, Lenisko,  sonraki kabile reisi olacak adamın eşi olması gerekir.İmkansızlığı istedin  dediler.
Yoko:
-Aşk da  ateş de imkansızdır.Ben  aşk ateşimi söndürmeye çalışırken, içimdeki ateş gerçek ateşi  buldu.
Alçakgönüllü  olun,  gönlün alçak   katında  sevdim.İmkansızlığı size vereyim.Benim içimde  aşk ateşi varken,  başka ateşe  gerek yok.Beni  öldürün; ama Lenisko’suz  asla   ateşin  nasıl yapıldığını  öğretmem.
Bana  korkaklığın  güç   gösterisini yapmayın.İçinizdeki  şiddetin gücü  ne  ateş kadardır, ne de  aşk ateşi kadardır.  Ben ölürsem   iki şey ölmez,  bir aşk ateşim, iki  bulduğum ateş.
Benim hazinem Lenisko ‘nun  güzelliği ve güzel ruhundaki ateştir.Benim ateşimi  bana teslim ediniz,  sizler,  bizler, dünya    yeni bir  nimete kavuşsun.
*Bu size mahsulini verecektir.Kabileniz   aydınlanacak, ısınacak, yemek pişireceksiniz.
Ben,aşk   ateşimin  misafiriyim.Şimdi, biz  gidiyoruz,ateşimiz   bizi  götürür.
Kabile bu güzel konuşmadan sonra susar.Kızı   Yoko’ya  verirler.Yoko  ile Lenisko  evlenirler.
-Düğünlerini ateşin etrafında yaparlar.Bu kabile  uzun bir süre  ateşi tanrı olarak  görmüş, öylece yaşamaya başlamış.   Onların aşk ateşi,  dünyanın   ateşini   bulmuştu.
İşte, seni ararken, kendimi buldum.Kendimi bulmak ateşi bulmakla özdeş.Kendini sevmek, bulmak demek huzurdur, sevgidir, bilinçtir, anlayıştır, sosyalliktir.Daha önemlisi, kendine zararı olmayan çevresine, toplumuna da zararı olmaz.Bundan daha büyük sosyal buluş olmaz Bennara.
Senli bir cümle kurdum. İçinde sonsuz kezin közleri var.Sonsuza dek yanan sevgi,tutku sözcüklerin var.Y’anarak bekledim yeniden gelişini.
Hayrettin TaylanKayıt Tarihi : 29.1.2013 13:53:00
 
 
 
 
 Şiiri Değerlendir
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
 
 



Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!