Burası senin
Kan döker can alır kendini bilmez
Hinliğin cinliğin buralı senin
Acımaz kimseye geçmişi görmez
Askerin sivilin sıralı senin
Sevgiye sırtını, dönüp gidersin
Korkarsın yüreksiz niçin yaşarsın?
Olanlara gülüp, sonra itersin
Duygusuz zavallı niçin yaşarsın?
Gözünü kaparsın olan bitene;
İnsan sevdiğine zülüm ederse
Sevgisi bitmiştir eli öpülmez
Üreten çalışan dizin döverse
Yalandır diyenin eli öpülmez
Bala acı katıp zehir ederler
Çok aradım gezdim yanıktı sesin
Hicranın kalbimden alma neylerim
Sana yaralıydım sormadım nesin
Sevgimi dillere salma neylerim.
Hüzünüm sevdaydı bile bilseydin
Bahar gözlü gül kokulu,
Elma yanak kır çiçeğim
Çikolata renk kokulu,
Karlı dağda kar çiçeğim
Sevgi dolu hep sözlerin
Beyaz olmuş baca bere
Lapa, lapa kar yağıyor
Buz kesilmiş koca dere
Kar yağıyor, kar yağıyor…
Kış gelince her bir dere
Yüzü kara akşama günlerin
Işıklar kaçışıyor derine
Garip sihirli her gecelerin
Karanlık basıyor bu şehrine
Bulut kımıldıyor yavaş yavaş
Benliklidir efendisi
Över kendini kendisi
İçinde yoktur sevgisi
Sevse bile tadı olmaz
Kemlik katar her olana
Sarar eller ince beli
Gözleridir gerçek dili
Yanar teni dudak, aldır
Çok keskindir sevgi dili.
Koku serpmiş saçlarına
Çalış yemek içmek hakça dediler
Hak bildik kula çevirdiler bizi
Eşitlik özgürlük haktır dediler
Hak dedik kendine kattılar bizi
Kapatıp gözümüz nifak ektiler
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!