O çocuk olsaydım şimdi
Yüzüm hep gülerdi
Herkesi selamlardım
Taze bahar dalları gibi
Sevinç kokardı ellerim
Türkü gibi dolardı gözlerim
Cumhuriyet
Bir sırdaş lazım insana bir sırdaş
Yüzü pak gönlü ak bir yoldaş
Sesinin tınısı babacan olmalı
Tanıdık yakından candan olmalı
Sizin olsun mal mülk
Hiç bitmeyen hırsınız
Bir aba verin bir hırka
Dolaşayım dağda bayırda
Sakallarım dost olsun geceye
Misafir olayım her namuslu sofraya
Özgürdür yüceler rüzgarlar eser
Bir dalın çıtırtısında duydum
Paylaşmanın erdemini fısıldadı kulağıma
Sessizdi kimsesizdi geceler
Yıldızlar ve ayın yüzü beni gördü
Ağustos böcekleri türküme eşlik etti
Ne kadar bastırdıysam
O kadar büyüdün içimde
Ömrümün bu son seferinde
Argümansız saflığında deminin
Çaresiz ve kederliyim
Bir elime geçirsem sizi
Demirleri bükecek kadar gücüm olsa
Silsem gariplerdeki izi
Öyle kolay kurtulamazsınız
Irza geçenler gariban dövenler
Yağmurun hüznü doldu bağrıma
Toprağın kokusu geldi burnuma
Sabahın seheri girdi koynuma
Uyandım bu güne haydi merhaba
Bismillah demeli işin başında
Derdimi kimse bilmez
Gözlerimden seher yıldızı
Yüzümden gül kokusu dağılır benim
Şapkamı önüme koyduğumdan beri
Her telden şiir yazar
Bam teline dokunurum ben
Bir Yurt ki
Kalabalık ve yalnız insanlar
Birbirine küs çoğu
Bencilce yürürler
Secdegahları para
Gözleri birbirlerinin ceplerinde
Sensiz yurdumdan keyif alamam
Yoluna dağına hürce bakamam
Taşına toprağına inan kıyamam
Halinden müzdarip evlatların var
Yaşlıya hizmeti götüren sensin



Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!