Tut elimden öyle sarıl’ki bana
Yapraklar kıskansın sevdiğim bizi
Yıldızlar eğilsin gün kararınca
Şafaklar kıskansın sevdiğim bizi
Beraber gidelim sonsuz hayale
Gönlümdeki duygu dile gelseydi
Seni sevdiğimi söylemezmiydim
Uzandığım kısmet ele gelseydi
Ellerin elime bağlamazmıydım
Seni sevdiğimi söylemezmiydim
Öyle yükseklerden bakıp duruyor
Dağlara kızmayın suçu yok onun
Nice sırlarımı bir o saklıyor
Dağlara kızmayın suçu yok onun
Bazen kara bulut çöker başında
Aldanma dünyanın güzelliğine
Bir gün hayallerin tarumar olur
Düşersen hayatın puslu rengine
Her günün ızdırap intizar olur
Bir yanda ağlayan bir yanda gülen
O gün seni gördüğümde
Döndüm yıllarca geriye
Beni bana sorduğunda
Seni gördüm her adımda
Yüreğimi açtım sana
O yar kaşlarını çattı
Üzdü beni üzdü beni
Gamzesi sineme batar
Ezdi beni ezdi beni
Her sözünde yaraladı
İçimdeki ince sızım
Yavrularım yavrularım
Biri oğlum biri kızım
Yavrularım yavrularım
Gittiğin yola bakarım
Dalgalanı dalgalanı gezersin
Bizim ellerede gel bazı bazı
Salındıkça kara bağrım ezersin
Arada bir selam sal bazı bazı
Söyle neden bana yüz çevirirsin
Gel desem gelmezsin bana
Nazda mısın de kardeşim
Derdini demezsin bana
Düzde misin de kardeşim
Her söze çabuk aldandın
Başım düştü boşa uykuya daldım
Gözlerim kapandı düşüm acele
Seyrederim semalardan alemi
Verilir ekmeğim aşım acele
Yıllar hayatımdan yel gibi esti
Meğer hayat ne kadar kısaymış,
Meğer bu kadar kısa zamanda kendimize ve çevremize ne kadar çok zarar veriyormuşuz.
Kavgasız yaşamayı öğrendiğimizde,yıkıcı değil yapıcı olduğumuzda insanların SEVİ duyuları ön plana çıkar ve az zamanda çok güzellilkler yaşadığı zaman hayat çekilir olur....