ŞİİR İŞÇİSİ
ŞİİR SEVDALISI
Aklımdan geçeni söyletme bana;
Gözüne parçalı bulutlar dolar…
Gönül bahçemizin kurur pınarı;
Güller boyun büker menekşe solar…
Aklımdan geçeni söyletme bana;
Be Dayı
Ölümsüz geçmedi hiçbir ayımız;
Ne söylesem boşa döndü be dayı…
Hep kahır yürekte duran payımız;
Umutlarım yaşa döndü be dayı…
Titresin şen-şakrak dudağın şimdi;
Yaşlara bulansın yanağın şimdi;
Yıkılsın başına konağın şimdi;
Hoşçakal ey kara’m benden bu kadar…
Artık söyleyecek sözüm kalmadı;
Bilir misin sevgili, varlığın canımda can;
Yokluğun buzulların, ruhumu yakmasıdır…
Bilir misin sevgili, ayrılmak senden bir an;
Ölümün gözlerime ‘Gel’ diye bakmasıdır…
Ne çabuk geçti zaman ne çabuk yıllar böyle;
Ne vakit can çekişti omuzdan kollar böyle;
Bozdular şirazemi çıkmayan yollar böyle;
Noksanımdan noksanım akıllanmaz biriyim;
Ruhum bedenden ayrı sanmayın ki diriyim…
Bu kadar uğraşma mal, mülk, para, pul;
Gündüzler oyunbaz, gece hergele;
“Daha dün” diyerek başlar sözlerin;
Bir varmış bir yokmuş bütün mesele…
Yüzlerde yorgunluk sözlerde telaş;
Eyvallah de, geçen güne ah ekle;
Yetti demek hangi yara fermanı…
Ne vakit demeden sabırla bekle;
Tasalanma, dert çağırır dermanı…
Talan olsa bülbülüne yardır bağ;
Huzuruna çağıran ezanlar arkadaşım;
Duyduğumda beş vakit sana eğilir başım…
Niyetim belli zaten, sünnetine, farzına;
Duyurmak istiyorum her duamı arzına…
Gündüzler görmez beni gece bakmaz yüzüme;
Dil değmez sözlerin hükmü kesilsin;
Soğuk su katılmış aşıma benim;
Az ötede çelik-çomak oynayın…
Toplanıp durmayın başıma benim…
Gözüme bakmasın yarası olan;
Yokluğun tarifi, cinnet konusu;
Neşterine vurgun yaralar gibi…
Hicazlı şarkılar hücum borusu;
Hasret kervanını sıralar gibi…
Ne hatırım kalır ne de naz hakkım;
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!