biraz meyankökü, biraz tevazu
masanın bıçak altı yerinden sızıyordu.
sustum.
dilim bir urgan, dilim ilmek gibi
bıyıklı bir balığa dolanıyordu.
ahmağın hâli—
bir eski ur, bir sedef lekesi mi alnımda?
yoksa geçmeyen bir ikindi?
bilmiyorum.
eskiydi kaldırımlar
ve ben hep sağ ayağımla tökezledim.
bir kez ağladım,
kulağımda ızdırâp tohumu.
bir kez sustum,
evine inen merdivenleri ezberleyerek.
ve her seferinde
bir bıyıklı balık kustum;
boğazımda bıraktı sapan izini.
bazen
birinin adımları inerken o merdivenleri
içimden geçen sesi
dışarıya çıkarmamak için
bir yabancı gibi duruyorum orada—
ellerim cebimde
omuzlarımda hafif bir eziklik
ama kimse fark etmiyor
bıyıklı balık bile.
Halil Özcan
Kayıt Tarihi : 3.7.2025 11:01:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!