AĞAÇ ŞİİRLERİ

AĞAÇ ŞİİRLERİ

İsa Yazıcı

Ağaç ağaç
Denilir isem sana
Arlanılınma ağaç
Mekke ilinile Medine'nün
Kapunulusu ağaç
Musa Kelim'un
Asanılası ağaç
..

Devamını Oku
Fikret Turhan

Ağaç köktür....
Ki...kök topraktır...
Ağaç gövdedir...
Ki...gövde ateştir...

Ağaç yapraktır...
Ki...yaprak buluttur...
..

Devamını Oku
Mustafa Ceylan

Gelelim şiir ve şiirimizde isim meselesine.



Varlıklara verilişine göre: özel isim, cins ismi
Maddelerine göre: soyut, somut
Varlıkların sayılarına göre: tekil isim, çoğul isim, topluluk ismi
..

Devamını Oku
Gürsoy Solmaz

Bin hikmet, bin fayda tek bir fidanda,
Vardır ki,bu yüzden ağaç dikelim...
Bozkırlar kalmasın güzel vatanda,
Zevk ile en tezden, ağaç dikelim...

Ufuklar yepyeşil olunca güzel,
Ağaçlar boy veren dalınca güzel,
..

Devamını Oku
Hamdi Oruç

Ağaç da şefkat Güneşi gönlüme


Ağaç da şefkat güneşi gönlüme
Kuşlar gibi ...

Ağaç da şefkat güneşi gönlüme
..

Devamını Oku
Kerem Yüce

Beton duvarların çevrelediği bahçenin önüne gelmiştim bir sabah,içeri girmemle susmuştu yanyana sokulup dedikodu yapan ağaçlar.Aslında fark etmiştim; boyu uzun olan ağaç bir yandan sohbete katılıyor bir yandan beton duvarların üstünden gelip giden olup olmadığını takip ediyordu.O beton duvarların çevrelediği binanın önüne gelmiştim.Beni hemen fark etmişti duvarın üstünden dışarıyı izleyen o uzun boylu ağaç,bahçe kapısına yöneldiğimi görünce uyarmıştı diğer ağaçları ve ben içeri girer girmez susmuşlardı.Yaklaşık beş dakika gözlerimi ayırmadan sırayla izledim hepsini.O kadar dik duruyorlardı ki eğriliklerini belli etmemek için esen rüzgarla tek bir yaprak bile kımıldatmıyorlardı.Evin kapısını açıp içeri girdiğimde ilk işim ön bahçeye bakan üst kattaki odaya koşmak olmuştu.Camın kenarına sessiz sessiz yaklaşıp perde arkasından gizlice izlemeye başlamıştım ve bir süre sonra gitmemin verdiği rahatlıkla harekete geçmişlerdi.Önce köşedeki ağaç köpeğin kovaladığı kediye uzatıyordu elini,peşine yanındaki uçarak gelen,çağırdığı misafirlerini ağırlıyordu ve son haberleri öğrendikten sonra yolcularken el sallıyordu dallarıyla.Bir başka ağaçsa adres soran karıncayayol gösteriyordu.Ne güzel anlaşıyorlardı; kavgasız,kaygısız,yeri geldiğinde rüzgarla dans edecek kadar alçakgönüllü.Sesimin varlığında ben sana yetişemezken duyuyordum olmayan cümlelerin anlamını.Sessizliğim gezinirken bahçemde ben artık ağaçlardan öğrendiğim harflerin anlamının olmadığı silik alfabedeki yeni bir dille merhaba diyordum yüzüme değen gözlere...
..

Devamını Oku
Ataman Ertuğrul

Bozkırı yeşertip, çevirelim cennete
Her insan bir ağaç, gelin dikelim dostlar
Donatın her yeri, meyil verme zinnete
Her insan bir ağaç, gelin dikelim dostlar

Fidanlar solmasın, topraklar kavrulmasın
Ormanlar yanmasın, külümüz savrulmasın
..

Devamını Oku
Ali Cengiz Turan

İnce ekşi dikenler içinde yabani ağaç,
Faydasız bitkilerle örtülmüş.
Kendi içine çekilmiş,kurumaya yüz tutmuş,
Güneşe,aşıya hasret gibi yabani ağaç.

Köküne,dallarına,meyvalarına kızıyor yabani ağaç,
Dikenler çevirmiş fidanken dallarını.
..

Devamını Oku
Ahmet Yozgat

1/:
Ağaç dalı, ağaç dalı,
Ben kendimi bildim bileli,
Hep üzerindeyim.
Babam da hala üzerinde.
Annem üzerinde.
Dedem de üzerindeydi.
..

Devamını Oku
Halenur Kor

(Çocuk öyküsü)

Araba, yokuştan yukarı doğru, ağaçların arasından kıvrıla kıvrıla uzanmış yolda, aheste aheste gidiyordu. Yolun iki tarafında bulunan ağaçların yemyeşil görüntülerini seyrederek yolculuk yapmak insana büyük bir haz veriyordu. Peşpeşe giden otomobillerde yolculuk yapanlar her zaman büyük bir mutluluk içinde bu manzarayı seyrediyorlardı. Ama yokuşun başında öyle bir yer vardı ki, arabalar orada ''zınk'' diye durur, arabanın içindekiler,''Bu da nerden çıktı'' diye söylenirlerdi. Bu söylenmelerinin sebebi, yokuşun hemen başında aniden önlerine çıkan bir ağaçtı. Ağaç çok sevimli, sağlıklı, gürbüz ama yapayalnız bir ağaçtı. Dallarını gökyüzüne uzatmış, dua eder gibiydi. Belki de gerçekten dua ederdi, kim bilir?
Yalnız ağaç,yokuşun başında görünen her arabada birden irkilir, titrer, dallarını daha da yükseklere kaldırarak:''Allahım, ne olur beni görsünler, görsünler de bana çarpmasınlar. Kazaya ben sebep olursam çok üzülürüm. Hem de o zaman beni keserler...Ah, ne olurdu ben de diğer ağaçların yanlarında olabilseydim. Böyle devamlı korkarak, yüreğim hoplayarak yaşamaktan bıktım. Ben insanları çok seviyorum. İstiyorum ki, onların da beni gördükleri zaman yüzlerindeki tebessümleri silinmesin. Kaşları çatılmasın. Ben de onları gülerek selamlıyayım. Peşlerinden el sallayıp iyi yolculuklar dileyeyim. Benim yüreğimin hoplamalarına arkadaşlarım da çok üzülüyorlar. Ama ellerinden bir şey gelmiyor. Tutup beni kenara çekemiyorlar ki...''diye üzülüyordu.
Birgün o beldeye, çok çalışkan, doğayı seven, her şeyi düzenli yapmaya çalışan bir belediye başkanı geldi. Yeni çevresi, onun gelmesiyle pırıl pırıl, gözle görülür bir düzene kavuşuyordu. Çok çalışarak ve sevecenliğiyle, kısa zamanda herkesin sevgisini kazanıverdi.
Belediye başkanı, çok konuşulan bu yolu görmek istedi. Birkaç araba peşpeşe gelip yokuşun başında durdular. Ağaçcığın yüreği ağzına gelmişti. ''Eh artık sonum geldi. Beni keserler artık,''diye gözyaşı dökmeye başladı. Ama belediye başkanı öyle tatlı, öyle sevecen bakıyordu ki, ağaç şaşırdı. Duydukları karşısında da kulaklarına inanamadı. Şöyle diyordu belediye başkanı:''Şu güzelliğe bakın, şu ihtişama bakın. Keşke bu ağaç benim bahçemde olsaydı. Hadi arkadaşlar! Şu yolu biraz aşağıya doğru yapalım. Bu güzel ağacın etrafına da yeni fidanlar dikelim. Yol biraz daha aşağıdan gitsin. Hem kaza olma ihtimali ortadan kalkar, hem de bu yokuşun güzelliği bir kat daha artar. Görüyor musunuz, keselim dedikleri bu ağaç, buranın daha da çok ağaçlandırılmasına, yeşermesine sebep oldu. Bu, benim ağacım artık...''
O yokuş, o günden sonra bu çalışkan belediye başkanının adıyla anılmaya başladı. Sevimli ağaçsa, artık korkmadan, başı dik, yanındaki küçük fidanlarla sohbet ederek yaşadı...
..

Devamını Oku
Ali Lidar

Yüzünün silüetiyle belirince özlemek
Aklımı zorluyor kaygım ya seni göremezsem?
Bir ağaç en çok o zamanlar ağaç işte
Orman birilerinin uydurması yok aslında öyle bir şey
Bir sürü yalnız ağaç var yan yana bir sürü ağaç
Yan yana ve yalnız bir sürü ağaç var
Orman demiş birileri orman büyük bir yalan
..

Devamını Oku
Adnan Durdağı

Dünyanın ciğeri ağaçtır ağaç
Yanınca ormanlar kalıyor kıraç
İyi uğraş için ne güzel süreç
Bir ormanı koru bir de yeşili

Ağaç dünyamızın yeşil örtüsü
Kurmak istiyorsan sevgi köprüsü
..

Devamını Oku
Hikmet Aksu

Haydi; kardaşlar, bacılar,
Gelin bir ağaç dikelim,
Kesilir bütün acılar,
Gelin bir ağaç dikelim.

Ağacı dik bir bozkıra,
Seyrine çık, bir yıl sonra.
..

Devamını Oku
Sedat Hünker

Çoğu el yatmaz işe
Her ağaç meyva vermez
Her kul ermez tam pişe
Her ağaç meyva vermez

Çoğunda kırık yok el
Kurutur kökten kök el
..

Devamını Oku
Ahmet Yazıcıoğlu

Toprağın sinesinden bir serzeniş yağarsa,
Süt misali; gözüyle ve eliyle sağarsa,
Zifiri siyah saçı kar beyazı ağarsa,
Kuru ağaç Gül'üne, meyveye kavuşur mu?

Doğamı değiştirip, köklerimi koparsam
Her şeyi göze alsam ve o halde yaşarsam,
..

Devamını Oku
Müfit Aksakal

Gelin ağaç dikelim.
Çevremiz ağaç dolsun.
Çıplak kırlar,tepeler,
Yemyeşil orman olsun.

Bak şu bahçe ne güzel,
Mis gibi de kokuyor.
..

Devamını Oku
Ali Hallaç

Ormanlar yurdumuzun yemyeşil bir tacıdır
Sele, kaymaya karşı en etkin ilacıdır
Birçok işte yardımcı ormanın ağacıdır
Ağaç dik, orman koru budur uygarlık yolu.

Binbir türlü eşyamız yapılıyor ağaçtan
Her iş böyle sürüyor nasıl giderse baştan
..

Devamını Oku
Yusuf Önder Bahçeci

Keşke, ıssız bir dağ başında, ağaç olsaydım,
Kimse gelip geçmeseydi seni sormasaydım,
Aklım başım olmasaydı kafamı yormasaydım,
Keşke, ıssız bir dağ başında, ağaç olsaydım.


Keşke, ıssız bir dağ başında, ağaç olsaydım,
..

Devamını Oku
Hamdi Oruç

Ağaçlarda gönlüme Yeşil Güneş

Ağaçlarda gönlüme yeşil güneş
Gönlüm de ağaçlar gibi öksüz
Ağlasın gönlüm için de bulutlar
Bir kerede gönlümün küllerine es rüzğar

..

Devamını Oku
Muzaffer Sarısözen

Evlerinin önü de oğlan
Üç ağaç üzüm yeri

Evlerinin önü de oğlan
Üç ağaç elma yeri

Evlerinin önü de oğlan
..

Devamını Oku