zaman hiçbir şeyin unutulacağı zaman değildi şimdi.
gölgesiz ve tanrısız birer ölüm gibi yapışmıştım asfalta.
her şey ne kadar da farklı gelişiyordu umduğumdan.
aklımın köşesinden bile geçmedi ayakkabılarımı giymek.
ayaklarımın toprakla sevişmesini seyrettim sadece,
isterik ve susuzluktan gözbebekleri kurumuş gözlerimle.
..
03 Ocak 2008 Perşembe
AĞAÇ OLSAM
Ağaç olsaydım,
İnsan değil.
Yeşil yapraklarımın,
Dalları olsaydı.
Rüzgarla oynaşan.
..
Budanmak, kesilip yontulmak isterim
Tutunacak bir dal, budak olmak isterim
Gölgesiz, meyvesiz bir ağaç neye yarar;
Güneşe siper, aleme miğfer olmak isterim.
..
Taştan bir heykel düşün,
Gözlerinde belirsiz bir umut vardır,
Dudaklarında acı bir tebessüm,
Yüzünün her hattı gergindir
Bilir saklamayı derdini
İçindeki acı alev alev de olsa belli etmez
İşte ben oyum,
..
damarlarım dolaşıyor
avuçlarım kadar darlıkta
elimi uzatıp dokunmak kadar
kıpır kıpır karanlık
şişmiş morarmış yeşil
ağaç...
..
Ağaç da ağlar hüzün mevsiminde
Önce yüzü solar, sararır
Sonra döker gözyaşlarını yaprak yaprak
Toprağa kavuşur 'biz' gibi...
..
Dünyamızı güzelleştirmek için
Ağaç dikelim,toprağımıza
Yeşillik alanlar tükenmesin
Toprağımaz yerinde kalsın
Herkes erozyon diyor
Nedenini söylemiyor
..
kimse yoktu kapıda
ardına bakmadan emin adımlarla yürüyordu ölüm
her yer karanlıktı her şey sıcaktı
bir kaç adım sonra ölü ruhları yaşatan bir ağaç çıktı karşısına
ve sordu ağaca
hayat nerede?
ağaç umursamaz bir ses tonuyla ve kızgın bakışlar içinde cevap verdi.
..
Son bahar rüzgarımsın
Bense solan bir ağaç
Okşayışların götürdü yapraklarımı
Ama ben hala buradayım.
..
Ormanları koruyup kollamak görevimiz
Onlar bizim canımız kırsaldaki evimiz
Orman bizim suyumuz aşımız ekmeğimiz
Ormanlar bize muhtaç biz onlara muhtacız
Erozyonla topraklar denize dökülecek
Ormanlar yakılırsa hayvanlar da ölecek
..
Gönlü güzel olanın, sözü de güzel olur.
Sözü güzel olanın, özü de güzel olur.
Dili bozuk olanla, sakın ha dostluk kurma;
Meyvesiz ağaç gibi yaprağı gazel olur.
..
Yaradana secde eden bu ağaç,
Tefekkür et,iyice gözünü aç.
Ağaç kadar olamadık odunuz.
Cehenneme kadar gider yolunuz.
Çevreyi süsler,heyelanı önler,
Binbir derde deva, oksijen sağlar.
..
Meyve yüklü bir ağaç gördüm
Meyvesinden yedim
Ben de onun yanında
Salkım söğüt oldum...
..
Bahçe gülsüz, gül bülbülsüz olur mu?
Ağız dilsizl, hane yolsuz olur mu?
Hasretin lezzeti vuslatta gizli;
Ağaç dalsız kapı kolsuz olur mu?
..
DOGAYI SEV
Bir bak dogaya canlanırsın
Karınca böcek kuşlarda anlarsın
Tabiyat senin için var anlarsın
Dogayı tabiyatı sev yararlanırsın
..
Bir sürü meyve diktim, büyüsün göğe ersin,
Sırayla ağaç ektim, üstüme gölge versin,
Ağaçlar tabut oldu, meyveyi kuşlar yedi,
Bir ömür böyle çektim, hayat böyle neylersin?
..
Bütün hayallerimi gülünç duruma düşürdük. El birliğiyle rezil ettik hepsini, herkes işinin başına dönebilir artık. Kim girdiyse hayatıma üstüne düşeni fazlasıyla yerine getirdi. Hepsi rolünü eksiksiz oynadı. Gerçekleşmesi beklenen hayal kalmadı artık, herhangi bir beklenti de söz konusu değil. İnadımdan da vazgeçtim ayak diremekten de.İnsanlarla iligili bütün talep ve iyi niyetlerimi toprağa gömdüm. İstediğiniz "marul adam" pozisyonunu aldım. Psikobilmemnelerimi filan düşünüp kaygılanmaya kalkmasın sakın kimse, hayal de yok artık kırıklığı da.. Sadece dvd sini alıp gazetesini almamama rağmen bir buçuk yıldır ısrarla gazetenin de parasını alan ve beni bu durumu fark etmeyecek kadar geri zekalı zanneden sevgili mahalle bakkalım; oynadığımız bütün okey oyunlarında ısrarla taşın altına bakan ve hep inkar eden muhterem Faik abim; kinder sürpriz yumurta aldığım zamanlarda beni öpücüklere boğan eli boş geldiğimde ise yüzüme bakmayan komşumuzun oğlu minik Efe; yemekhaneye her indiğimde halini hatırını sormama rağmen sevdiğim yemeklerden azar azar sevmediğim yemeklerden bol bol koyan değerli ustam; her fırsatta bana olan sevgi ve saygısını dile getirmesine rağmen okul tarihinin en rezil ders programıyla yıllar yılı beni okulda ağaç eden saygıdeğer okul müdürüm; beni çok çok sevdiğini söylediği günün akşamı başka birini çok çok çok sevdiğini fark edip ayrılmak istediğini belirten eski "canım sevgilim"; başka bir gerekçeyle alıp başını giden bir önceki eski "canım sevgilim"; benim alıp başımı gitmem için elinden geleni yapıp başarılı olan daha daha önceki eski sevgilim; özellikle maaş günleri en sevdiğim yemekleri yapan sevgili annem; ne zaman canı sıkkın olsa beni içmeye çağıran ama benim ne zaman canım sıkkın olsa her defasında içme teklifimi inatla reddeden can dostum İlker..Ve diğerleri... Hepinize sonsuz teşekkürlerimi sunmayı borç bilirim. Sizler olmasaydınız eğer kıçımın kalkması ve kendimi bir halt zannetmem kaçınılmaz olurdu. Sayenizde burnum sürttü kendi gerçeğimle yüzleştim. Artık isteseniz bile egomu ayağa kaldıramazsınız. Hiçbirinize kızgın değilim, üzgün filan da değilim. Şaşkınım belki bu kadar geç idrak ettiğim için, ama bu da sizi şaşırtmamalı, aptallık yapmakta üstüme yoktur iyi bilirsiniz. Sevgili dostlarım.. İyi ki varsınız.. Evet herkes işin başına dönebilir artık görev tamamlandı. Ben artık “marul adam” oldum, teşekkürler emeği geçen herkese…
..
iki ağaç olalım, yan yana duralım
yapraklarımızın rengi benzemesin
ama birbirlerini sevmesini bilsin
bir çocuk geçsin tam önümüzden
dudağında annesinden kalma bir türkü
gözlerinde o günlerin ağır hüznü.
çocuğa, dallarımızda salıncak kuralım.
..
bir ağaç dökümü yaprakların
ince bir sızı mı gamzelerinden dökülen gülüşün
(aralık 2008 Malatya)
..
Ağaç yapraktan bıkmış
İlişki sararmış solmuş
Rüzgar bahane
..