Omzumda dağlar,başımda duman
Bulutlar gibi ağmaya geldim
Her esen yelden beklemem ferman
Kurak toprağa yağmaya geldim
Her insana dost, kardeş gidiyim
Bir eliyle kaya kırar
Bir eliyle toprak sürer
Çiftçi denen neye yarar
Yanmazsa güneş altında
Çaba harcar, emek verir
Yediğim zakkum, içtiğim ağı
Koynumda yılan, karşmda yağı
Beni ürktürmez korku, gözdağı
Yufka yürekli, korkak değilim
Dava vurgunu ve hastasıyım
Bölerdik ikiye suyu çöreği
Vurardık toprağa kazma küreği
Gül açan bahçede kumrular gibi
Aşk için besledik körpe yüreği
Sana el sürenin eli kırılsın
Gözlerim alışıktır gözlerini görmeye
Gözlerim gözlerine bakmadan kirpiklerim
Öpüşemez her biri çekilir bir köşeye
O zaman zahit gibi sabahları beklerim
Onbir ayın sultanıdır
Mübarek Ramazan ayı
Müslümanlığın şanıdır
Mübarek Ramazan ayı
Nefreti sürer öteye
Yazı kovaladık yorduk
Güzü doğacakta sürdük
Kışın soğukluğun gördük
Kadrini bildik baharın
Ne ararsın bu yerlerde,
Dolaşırsın şaşkın, şaşkın,
Sardı mı başını bir de?
Dumanı sevdanın aşkın.
Ne ararsın bu yerlerde,
Sen ağlarcasına gülersin
Ben ölürcesine ağlarım
Sen alkım misali rengarenk yaldızlanırsın
Ben kan ağlarım kara bulutlar gibi
Sen çatlarcasına karnını doyurursun
Ben kuru ekmeğe hasret kalırım
Tacın cazibesi çekse de beni
Padişah olmayı etmem temenni
Özveri adımdır hizmet soyadım
Dünyaya değişmem bu ulu şanı
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!