Sulu sepken bu Mayıs ağlıyor mu ne
Bahar dın sen unuttun mu,yaz nerede
Bu ne veda şuhe da bu hangi çile
Nedir bu göğündeki pus, küs kime
Çok yaralı yer gök aylar seneler
Ben bende değilim bildim bileli
Unuttum bendeki tüm gerçekleri
Göz ile görülmez elle tutulmaz
Ordadır bilirsin gözetir seni
Yalandan bakmasın aç gözlerini
Soğuk diyorlar üşürsün
Karanlık hemde zifiri karanlık
Karanlığa mı onca meyloluş yoks'a'ydınlık
Mahşeri bir kalabalık soluğu sıcacık
Sanki gizli bir el uzanıyor gönüllere
Hava gibi su gibi
Aldığı nefes gibi
Özgurlüğün bedeli
Cumhuriyettir dedi
Yıkıldı kutsal dağlar
Yıkildı birer birer
Kanan'da kandıran'da
O kutsalın altın'da
Başını kim kaldırıp
Bakarsa kahrolmadan
Ben hiç böyle olmadım ki
Nefesim hiç daralmadı
Hiç titremedi ki ellerim
Dilim hiç tutulmadı
Ne yolumu şaşırdım ben
Ne nefessiz kaldım birden
Baharı bilmezdim kışı bilmezdim
Çiçeği özünü rengi bilmezdim
Içimi titreten sen'ler olmasa
Yüreği bilmezdim közü bilmezdim
Bosa geçmiş onca yıllar sevdiğim
İstese Kral'dı istese Şah'tı
İstese Tirandı O Padişah'tı
O Hürrüyet dedi O Cumhuriyet
Yurtaşlık bilinci yüz yılı aştı
Ne masal hikaye, ne boşa gaye




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!