Kadın dediğin, beyne kan taşıyan şah damarı gibi
Her zerresi yaşam doludur
Kadın
Toprağın rahmine düşen
Yağmurundan süzülen
Bereket
Topraktan filizlenen
Uykuların kaçar geceleri
Bir türlü sabah olmayı bilmez
Dikilir gözlerin tavanda bir noktaya
Deli eden bir uğultudur başlar kulaklarında
Ne çarşaf halden anlar, ne yastık
Girmez pencerelerden beklediğin aydınlık
Devamını Oku
Bir türlü sabah olmayı bilmez
Dikilir gözlerin tavanda bir noktaya
Deli eden bir uğultudur başlar kulaklarında
Ne çarşaf halden anlar, ne yastık
Girmez pencerelerden beklediğin aydınlık




Allah'ın Adem-a.s.'ın sol eğe kemiğinden yarattığı kadını neredeyse ilahlık mertebesine çıkaracaksın şair bey. Gerçi "Tanrılar bile kıskanır oldu" diyerek onu -haşa-ilahlıktan da yüksek bir makama çıkarmışsın ya(?). Kadının gerçek kimliğini onu yaratan Allah Kur'anda hakkı ile dile getirmiş son peygamber Muhammed-s.a.v-de bu ayetlere haşiye babından olarak hadislerinde mevzuya biraz daha detay eklemiştir. Kim kadının gerçek kimliğini öğrenmek istiyorsa bu iki ana kaynağa baksın!
Hayırlı çalışmalar.
Bu şiir ile ilgili 1 tane yorum bulunmakta