Unuttuk mu, sünger mi çektik hayallerimize?
Hani yalnız kalsak da hayallerimizin peşinden koşacaktık, ayrılmayacaktık izlerinden, sürüklenip gidecektik hayatın içinde bizi çektiği yöne. Hiç bir engel alıkoyamayacaktı aktığımız yoldan, hiç soğumayacaktı, hep sıcacık ve taze kalacaklardı.
Şimdi ufacık bir taş yönümüzü değiştirmeye yetti. Hayaller umudu yaşatmak için değil miydi? Yıkmak, kurmaktan daha kolay oldu. Ağır mı geldi yoksa kendi kurduğumuz hayalleri taşımak? Çok mu zor biraz ümitlenmek, böyle mi zor şartların adamı idik biz?
Elinden şekeri alınan çocuk bile, şekerin hayalini kurar. Üşüyen yorgan, aç olan ekmek,
Kardeşlikleri kanıt yapsak da yüreğe eşitlenmiyor hayalle acı bu bedende…
Berfinim,
içimin güler yüzü,
yaşanılası iklimim hoşgeldin...
(adımın çapraz yazılması kimin umrunda...
denize düşen yılana öykünür biraz da...)
Devamını Oku
içimin güler yüzü,
yaşanılası iklimim hoşgeldin...
(adımın çapraz yazılması kimin umrunda...
denize düşen yılana öykünür biraz da...)