Yiyince doyar, içince kanar mı sanırsın beşeri?
Baksan göremezsin içinin çöllerini,
Açlıktan bitkin gönüllerini...
Gözü döner doyuramadıklarından,
Algısı yoksunluğunca...
Serap sayıp gerçeği, avutmak ister kendini.
... ve nihayet gelip çattı
Bir dilimi zehir zıkkım
Bir dilimi candan tatlı
Masallarla indi yere
Sebil oldu cümle hikâyelere
Kara kara kazanlarda kaynadi
Devamını Oku
Bir dilimi zehir zıkkım
Bir dilimi candan tatlı
Masallarla indi yere
Sebil oldu cümle hikâyelere
Kara kara kazanlarda kaynadi
Felsefenin şiiri...
Freud akla geliyor hemen...
"Egonun tatmini..." Ya da tatminsizliği...
Göreceli işte...
Yer içer insan...
Fizik olarak.. Görünür, elle tutulur biçimde..
Doyar...
Ama ya "ruh?"
O doymamışsa kaç fırın yerse yesin...
"Açtır..." Susuzdur içi......
Ne kadar etkiliydi şiir..
Hikayesi ile okunursa hele.. O denli yararlı, okuyana...
Tebrikler Hülya Hanım..
Biraz felsefe, biraz psikoloji, biraz da sosyoloji... Hepsinden var, yaşantımızda olduğu gibi..
Güzel yorumunuz için çok teşekkür ederim Mustafa Bey.
Evet ihtiyaç ve doyum. Son derece önemli bir konuya temas etmişsiniz Hülya hanım tebrikler
Teşekkür ederim Metin Bey.
TEBRİKLER...yüreğinize sağlık sn şaire Hülya Gümüş hanımefendi.
En derin hürmetlerimle...başarılar dilerim...
Kurban Bayramınız Kutlu Olsun.
Her şey gönlünüzce olsun..esen kalınız her daim.
Çok teşekkür ederim Ahmet Bey,
Sizin de bayramınız kutlu olsun.
Sağlık dolu, huzurlu günler dilerim.
Hamuruna sevgi katılsın tüm ihtiyaçların, o zaman belki dolabilir kalbe sonsuz bir doyum!
Kendinde çok şey barındıran bir şiirdi!
Saygılarımla
İnsan maneviyatını doyuma ulaştıramayınca, beşerde daima aç ve susuz kalır...
Çok doğru bir analiz şiiri, tebrik ediyorum, sevgiler...
Çok teşekkür ederim Mine hn.
Bu şiir ile ilgili 5 tane yorum bulunmakta