Her tarafta ıslaklık, rüzgarın dudağında ıslık
Kadir bilmez adem yüzünden, suratı kırışıklık
kürekler eşliğinde teknemiz kaygan
ara sıra geçiyor yakamozu yayan
Şahlanışıyla sararıyor kızıl benzin
çığlıklar dudağında, dalgalar yamacında
Özgürlüktür diye gaybe inanıp
Bu delik içre bizide yaktın
Türlü türlü avazına koşan
Et ve kemik yığını biçare
Siyasi ikbal oldukça sende
Lehin için bin yalan söyler
Kaynıyor içim
dalgalanan
omuz başlarım
İzledikçe yol alışını
mehtapsız gecede
Soluğuma dar gelen
Kaybolan Yıllar
hengamesinin şiddetiyle
geliyordu korkulu uğultu
rüzgarın yırtılan hançeresinden
rahmete yol gösteren
Serhoş
isterim gönlün gönül'e ulanır
görürsün o zaman neler olur
dilde sözleri utandıran gül
aşkın kadrinden perişan gönül
Söken şafağın haşmetiyle, kocaklaşmış cemenzar
Kostak kostak salınıyor, sarı kız nuru ayan.
Açılmış bağrım yanıyor gönlüm, sarı kızın narı alevi kor
Yok alemi cihanda, böyle güzellikler allahuekber.
Memlekette yerde sarılı seccade
ayetler dillerde şarkı sadece
parayla altının rengi
siyasi zevata davet gibi
kara sarıp sarmalayan bulutlar
ateşli kanatlarıyla yol gösteren ifritler
kumun meyli koca bir taş olmaktı
taşın tozunu alan rüzgar savurmasaydı eğer.
mennan aktürk
31.12.2013
Bitti
gereksiz tedirginliği
kalmadı hazzı
Taze fidanlara umut olmaya
gitti
Zulasında
Balıketli yuvarlak kalçalı
Cilveleri bir birinden havalı
Eğilip bükülüşü lütuf için l
Al yanağın huzurun da zülfünün
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!