Adamlığın mektebini okumadın mı neye yarar,
Hayatın mürekkebini yalamadın mı neye yarar,
Dost dediğin insanı, saramadın mı neye yarar,
Kat'i olsun, senin olsun, iyidir en kötü karar...
Damağa su vermeyen eli kırmadın mı neye yarar,
Akşamına aydınlık,
Sabahına karanlık çökmüş
Betonlara mahkum bir şehrin,
Yüzü asık, yüreği kinli insanları olduk.
Uzay çağı diye hayal ettiğimiz,
Bu fotoğrafı çeken deklanşör kırılsın,
Bu fotoğrafa müsebbip kanlı eller kurusun,
izleyen gözlerimiz nem tutacak ya hani,
Acizliğimize nişan, bize de yazıklar olsun!!!
Bir atım olsaydı, sana gelseydim çocuk!
Ab-ı hayattır susamış dudaklara değen,
Nar-ı beyzadır hasretin boynunu eğen...
Elleri yumru, ılık bir rüzgar misali,
Laleleri anne şefkatiyle okşayan.
Vaha gibi çölün en kuytu yerinde...
Eylül ile Ekim, kardaş gibidir insana, hemi sıcak hemi serin.
Kasım, Amca oğlundur, hemi serindir, hemi derin…
Aralık, Dayı oğlundur, hemi soğuk, hemi ılık…
Ocak, bacanaktır. Tedariksiz meyl etme.



Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!