Gönlümde bir İstanbul yatıyor gece gündüz,
Kuruluyor keyfince kalbimin otağına.
Ne vakit düşüversem o aşkın sadağına;
Çekiyor bir ok gibi İstanbul beni dümdüz...
Yokluğunun adıdır bana her kaldırımın,
Ben yoksul bir insanım
Yani beş parasız...
Londra'nın ortasındayım
Sene 1934...
Cebimde yokluğun şıngırtıları
Yamalı giysilerin adamıyım ben
Düzensiz bir çehrenin
Acımsı bakışların
Kurumuş ellerin
Katlanmış duygular
Ve hissiz dokunuşların insanıyım ben...
Bir elveda desen yeterdi usta
Maraş dağlarından nere gidersin
Yılların vardı ki geçti mahpusta
Serencam böyle mi bitecek dersin?
Âh sen ki 'üşürken' şiirlerinde
Benim bir tek kaşlarım var, ya senin?
Var mı gözlerin, dişlerin de var mı?
Var mı engelin, bakışın duvar mı?
Benim bir tek kaşlarım var, ki senin...
Benim bir tek sen'lerim var, ya senin?
Yeşil gözlerin midir aşka kainat olan
Âh o zümrüt gözler mi her ân'a sanat olan...
Kadının ahengini ilan eder bedenin,
Şairlere sır veren bir âh'tır beyaz tenin...
Bir İstanbul tütüyor gönlümde duman duman,
İstanbul; visallerdir ötesi bu hasretin...
Tepeler! Tepeler ki bir benden medet uman,
Ey dört tepeli şehir, kimedir bu kasvetin!
Bir İstanbul türküsüdür ruhumda çınlayan,
Adını sanını bilmezdim o şehrin,
Senle öğrendim o zehrin tadını...
Artık adını biliyorum bu behrin,
Evet, biliyorum bu zehrin ve bu şehrin kadını.
Tahmin etmezdim, ıraktan seslenirdi zaman,
Âh anam sana yanam
Yanaklarında nûr var
Bakışında billûr var
Teni süt kokan anam...
Âh anam sana kanam
Âh benim revâlarım, âh nevâ'm der ağlarım,
Günahtan ezgilerle arşınlarken bendimi
Bir nevâ makamında buluverdim kendimi
Âhlarım var âhlarım, geldi melâl çağlarım...
Bir REVÂ Şâiri



Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!