28 Şubat Darbesinin Arkasında Sermaye Ad ...

Önder Karaçay
2714

ŞİİR


81

TAKİPÇİ

28 Şubat Darbesinin Arkasında Sermaye Adına Demirel Parmağı Var

28 Şubat'ta Erbakan'ın yaptığı görevin bir devamını Cumhurbaşkanı Demirel'in çelik gibi bir savcı olarak aradığı Vural Savaşı'ın parti kapatma davaları ile bir gazeteciye verdiği röportajdan çok net anlaşılıyor.
24 Ocak kararlarını nakşibendi tarikatı müridi Özal ile ulusal üretim ekonomisinin sonunu getirecek kararlara imza atan mason Demirel'in eseri olması kimseyi şaşırtmasın.
İnönü neyse, Menderes, Demirel, Erbakan, Türkeş, Özal ve bugün ki yıkım aynı yolun yolcusudur.

Bunlar ile bağlantı tüm siyasiler de dahildir. Tek tek isim saymaya gerek yok. Exeter uşaklığına bir anlam yüklemiş olmanın artık bir anlamı yoktur. 15 Temmuz ihaneti ile ilgili yazıda bunun detaylarını yarın yazacağım.

Öncelikle son yirmi iki yılda neler oldu sorusuna cevap arar doğru cevapları kendimiz ile yüzleşerek verirsek neler olması istendiğini de kimlerin niyetinin ne olduğunu ülkemize nasıl bir kötülük daha yapmak istediklerini o zaman anlayabiliriz.

28 Şubat sürecinin amacı ve aktörleri kimdi?

Siyasiler, sermaye ve kullanılan askerler ile kullanılacak yeni siyasi anlayıştı.

Hedefte Türk ulusu, Cumhuriyet devrimleri ve Mustafa Kemal Atatürk vardı.

Amaç ekonomisi küresel güçler ve yerli işbirlikçi sermaye tarafından ele geçirilmiş bu yapının çıkarına bir hukuk anlayışını kabul eden Türk ulusu için ise hukuksuz bir kişinin insafına terk edilmiş bir yapı kurmaktı.

Özelleştirme talanı sermaye ve siyaset işbirliği ile bu amaçla yapıldı.

Bugün o sermaye bu talanı kendi çıkarları adına yapan iktidarı eleştiriyorlar ise aynı hukuksuz düzeni kendi çıkarları adına bir hukuk anlayışı içinde oyuncu değişikliği yaparak yeni bir işbirlikçiyi yine tek adam yetkileri ile ülkenin başına getirmektir.

İbb sermaye taşeronu staj yeri yapıldı. İstanbul'u alan ülkeyi alır sözü ne anlama geliyor.

Nitekim oyuncu değişikliği için kolları sıvayanlar arasında kamulaştırma devrimi demeyen, partisiz parlamenter sistemden yana olmayan tek adam yetkileri ile bu topluma umut olmak isteyenler varsa bilin ki bunlar sermayenin sahaya sürdüğü yeni işbirlikçi zihniyetlerdir.

Yirmi iki yıldır susan hatta bu iktidara özelleştirme talanı için destek veren 1950 yılından bugüne bu toplumun ve ülkenin doğal kaynaklarını sömürerek güç devşiren sermaye bugün bu iktidarı eleştiriyor ise bunun alt niyetinde bir art niyet aramak gerekir.

Askeri darbeler, ekonomik ve siyasi krizlerden beslene beslene bugünlere gelen bu zihniyetin bugünde aynı kötülüklerin peşinde olduğunu söylemek mümkündür.

Medyayı reklam ile kendi sesi yapan bu zihniyetin bu ülkede artık hiçbir geleceği olamaz.

Us ve duyuncunu dinci siyaset ve medya ile sömüren bu dayatmacı ve işbirlikçi anlayışa karşı sorgulayan, hesap isteyen ve soran, verdiği yetkiyi geri almasını bilen ve kendi yetkisini hiçbir işbirlikçi zihniyete vermeyen bir toplum olarak Türk ulusu yeniden küllerinden devrimle doğmaz ise kendi yüzünden zulüm yaşamaya devam eder.

Mevcut iktidar ve muhalefet içerisinde Türk ulusunun sorunlarını çözebilecek bir anlayış yoktur.

O zaman çare nedir?

Yıllardır yazıyorum çare halkın kendi kendine bir yönetim anlayışına kavuşması için partisiz yönetim ile parlamenter sisteme kamulaştırma devrimi ile geri dönüş yapması gerekir.

Üretim ve hizmet araçları sahipliğini kaybedecek olan sermayenin bu telaşının sebebi bu toplumu bu devrimden uzaklaştırmak amacıyla kendilerinin hizmetinden çıkmayan Türk ulusunun haklarını kendilerine peşkeş çeken işbirlikçi tek adamları iş başına getirmektir.

Tek adamlar ile yönetilen siyasi partiler ve reklam ile sahibinin sesi olan medya düzeninde tek adamdan tek adam bularak kurutulup Türk ulusu yararına bir yönetim anlayışını iş başına getirmek mümkün değildir.

Seçimlerden önce kimin Cumhurbaşkanı, kimin başbakan, bakan olacağını kimsenin bilmediği ve medya ile yatırım yaparak toplumu aldatamadığı seçilenlerin sınırlarını Türk ulusu adına hukukun belirlediği partisiz parlamento sistemi kaçınılmaz olarak devrime dönüşecektir.

Bu günler kapıya dayanmıştır.

Kendini yeniden seçtirmek için her türlü hukuksuzluğu dayatanların ve tek adam hukuksuzluğuna yeni bir işbirlikçi ile talip olan sermayenin çabalarının bu toplumda karşılık bulması mümkün değildir.

Cumhuriyet devriminin yarım kalan tarafı bu sayede tamamlacaktır.

Kendi sonlarını kendilerinin getirdiği bir kötülük ile karşı karşıya olduğumuzu bildiğimiz için ne yapılması gerektiğini de çok iyi biliyoruz.

Devrim uzun hazırlıkların ve ödenen bedellerin karşılığıdır.

Bu toplumun sermaye kötülüğü karşısında bir bedel daha ödeyecek ne sabrı ne de olanağı yoktur.

♾️▪️Önder Karaçay ▪️♾️

Önder Karaçay
Kayıt Tarihi : 14.7.2025 13:08:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Hikayesi:


▪️♾️▪️▪️TÜRK▪️▪️♾️▪️

Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!