0437 - CiNAYET Şiiri - Yorumlar

Onur Bilge
1710

ŞİİR


44

TAKİPÇİ

Onur BİLGE

Altıparmak’ta bir faaliyet! Birkaç gün önce baktım ki trafik tıkanmış, yerler kazılmış… İnsanlar toplanmış. Polisler falan… Asfalt yarılmış, iki tarafına taş toprak yığılmış. Caddenin yarı yeri kapanmış. İşçiler çalışıyor. Ayaklarındaki çizmeler çamur, ellerindeki kırmızı eldivenler koyu gri, pislik içinde… Yolun altından geçen kocaman kara kanalizasyon boruları ortaya çıkmış. Açık yerinden alan sular yer yer göllemiş, uçları bükülerek çengel haline getirilen inşaat demirleriyle boruların içinden çıkarılan balçık haline alan kararmış atıklar kazılan hendek boyunca hafriyatın iki yanına atılmış, mahalleyi berbat bir koku sarmış! Gelen geçen, seyreden herkes burnunu tıkamış eliyle ya da mendiliyle.

Oralar bir süre öylece kaldı. Koku her yeri aldı. Trafik, pislik ona keza… Merak ettik bu iş neden bu kadar sürdü diye. Ne olduğunu sorduk soruşturduk da nihayet sebebini öğrendik. Keşke sormasaydık da öğrenmeseydik! ..

Her koyun kendi bacağından asılır derler. Derler de kokusu yedi mahalleyi sarar ama diye de ilave ederler. Olan koyuna olurmuş ama oradaki oyun farklı olduğu için koyun asılmamış bacağından, kolundan tutulup götürülmüş. Oyunun oyununa koyunun koynunda büyümesi gereken her şeyden habersiz, henüz bebek bile olamamış ama kocaman kalbi tık tık atmakta olan, o en emniyetli, insan vücudunun en korunaklı yerinde bulunan, yerinden ne şekilde sökülüp çıkarıldıysa çıkarılıp atılan masum bir insan yavrusu gelmiş. Koyun da koynunda beslediği yılanın oyununa gelmiş. Sonunda iş bu raddeye, cadde de bu hale gelmiş!

Tamamını Oku

Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta