0412 – MERHAMET
Onur BİLGE
O günkü buruk veda içime evlat acısı gibi oturdu! Bir sıkıntı bir sıkıntı… Durdum durdum, duramadım, öğleden sonra havaalanını aradım. Uçak kalkmadan Çisem’le son bir defa daha konuşmak istiyordum. Defalarca aradım, çok rica ettim. “Mutlaka ulaşmam lazım! ” dedim. Birkaç defa anons edildi, ulaşamadım. Konuşturamadılar. Uçağa binmek üzere turnikeyi dönmüş.
Gidiş o gidiş. Bir daha da haber alamadık. Zaten biz de Antalya’da çok kalmadık. Okulların açılması nedeniyle Bursa’ya döndük. Zaman zaman olay aklıma gelmedi değil. Onun perişan hali, çaresizliği bir süre gözlerimin önüne geldi durdu. Birkaç kere annemle o konuda konuştuk. Kolye hakkında:
Her gün bu kadar güzel mi bu deniz?
Böyle mi görünür gökyüzü her zaman?
Her zaman güzel mi bu kadar,
Bu eşya, bu pencere?
Değil,
Vallahi değil;
Devamını Oku
Böyle mi görünür gökyüzü her zaman?
Her zaman güzel mi bu kadar,
Bu eşya, bu pencere?
Değil,
Vallahi değil;