Bir fırça elâ vurdun tuvale, gözlerinden,
Sonra bir gül pembesi, dudaklarının tonu,
Bir fırça da, saçlarının kızılından sürdün de
Nasıl tutturdun aşkın o ateş kırmızısını?
Fon, hüznün simgesiydi, Van Gogh sarısı oldu
Ve her sefer fırçanı sevgi ile yıkadın;
Ömrümün hazânından, tablo yaratan kadın...
Seni bildim bileli,
ey balçık dünya,
başıma nice belâlar geldi,
nice mihnet, nice dert.
Seni sırf belâdan ibaret gördüm,
seni sırf mihnetten, dertten ibaret.
Devamını Oku
ey balçık dünya,
başıma nice belâlar geldi,
nice mihnet, nice dert.
Seni sırf belâdan ibaret gördüm,
seni sırf mihnetten, dertten ibaret.



